Geleneksel Tıraş Forumları
Ekonomi Köşesi - Baskı Önizleme

+- Geleneksel Tıraş Forumları (http://www.geltir.com)
+-- Forum: BEYİN FIRTINASI (http://www.geltir.com/forumdisplay.php?fid=35)
+--- Forum: Tıraş Dışı (http://www.geltir.com/forumdisplay.php?fid=37)
+--- Konu Başlığı: Ekonomi Köşesi (/showthread.php?tid=2806)



Ekonomi Köşesi - martin - 31/07/2013

Petrol ve doğalgaz fiyatlarının artması dünyada alternatif enerji kaynaklarına olan ilgiyi artırıyor. Bunlardan biri de kömürden sıvı yakıt. Dünyada çeşitli yöntemlerle kömürden akaryakıt ve doğalgaz elde ediliyor. Bu konuda Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu (TKİ) ile İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) arasında bir çalışma yürütülüyor. Çalışmanın adı, “Linyitlerin Gazlaştırılarak Sıvı Yakıt ve Hidrojen Elde Edilmesi.”
Proje bir süredir yürüyor. Konuyla ilgili TKİ konferans salonunda bir çalıştay düzenlendi. TKİ Genel Müdürü Selahattin Anaç, çalıştayın açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılamada yerli kaynakların kullanım oranının artırılmasının son zamanlarda üzerinde durulması gereken konuların başında geldiğini belirtti. Ham petrolün 40-50 yıllık, doğal gazın 60-80 yıllık rezerve sahip olduğunu, buna karşın dünyadaki kömürlerin en az 200 yıllık bir rezervinin bulunduğuna dikkati çeken Anaç, “Bu durum göz önüne alındığında, 21. yüzyılda kömürün önemi artacaktır. Bu veriler, önümüzdeki 30-40 yıllık süreçte fosil yakıtların hakimiyetinin devam edeceğini gösteriyor” dedi. Türkiye’nin petrol ve doğalgaz kaynaklarının sınırlı olduğunu vurgulayan Anaç, “Bu yüzden Türkiye’nin değerlendirebileceği tek yerli fosil yakıt kömürdür. Dolayısıyla bu kaynaktan en verimli biçimde yararlanılması ülkemiz açısından öncelikli görülmektedir” diye konuştu.

Gazı ve petrolü kömürden üretmek akıllı bir iş olur
Projenin başında İTÜ Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Güven Önal bulunuyor. Kömürden varili 35-40 dolara petrol üretilebileceğini belirten Önal, çalıştayda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin enerji güvenliğine önemli ölçüde katkı sağlayacak olan kömürden gaz ve sıvı yakıt üretimi projesinin gündeme alınması ve buna ilişkin bilimsel bir çalışma yapılmasının önemli olduğunu söyledi. “Türkiye’nin petrol ve doğalgazı yok ama kömürü var” diyen Önal, Türkiye’nin kömür rezervlerinin artma potansiyelinin çok yüksek olduğuna, “azıcık bir kıpırdanmayla” 2-3 milyar ton ek rezerv bulunduğuna dikkati çekti. Prof. Önal, “Kömürden çeşitli yakıtlar ve petrokimya ürünleri üretmek mümkün. Dolayısıyla kömürün daha uzun yıllar enerjide bir numara olacağı bir gerçek. Kömür kaynaklarımızı en üst düzeyde kullanmak ve petrolü, doğalgazı, kömürden üretmek Türkiye için en akıllı iş olur” diye konuştu.

Kömür ABD için en makul çözüm
ABD Ulusal Enerji Teknoloji Laboratuvarı (NETL) yetkilisi Dr. Joseph Strakey de enerji alanında ABD’de uygulanan birçok uygulamanın Türkiye’de de yapılabileceğini söyledi. Strakey, enerjide alternatif oluşturacak uygulamalarda, ekonomik sürdürülebilirlik, enerji güvenliği ve çevre koşullarının dikkate alınmasının önemli olduğunu belirtti. “ABD olarak biz yerel kömür rezervlerimize güveniyoruz” diyen Strakey, şunları kaydetti: “Doğalgazla karşılaştırıldığında ABD’de kömür rezervleri daha fazla. ABD olarak, kömürün gazlaştırılması, üzerinde durduğumuz bir teknoloji. Çünkü bu teknoloji çok farklı seçenekler sunuyor. Syngaz (katı yakıtlardan üretilen gaz), elektrik, gaz, buhar olabiliyor, kimyasallara çevrilebiliyor. Ayrıca karbon tutma ve çevre açısından da önemli. Gazlaştırma, yüksek verimliliği olan, çevre güvenliği bulunan, kullanılabilir bir sistem. Mevcut rezervlerimiz düşünüldüğünde ABD için en makul çözüm kömür olacak.”
ABD’de yürütülen kömürden gaz elde etme projelerini anlatan ve ticari alanda kullanılan gazlaştırma sistemlerini tanıtan Strakey, 2010 yılında gazlaştırmada verimliliği yüzde 45-50 seviyelerine çıkarmayı planladıklarını, sülfür ayrıştırmada da yüzde 99’a ulaşmayı hedeflediklerini kaydetti.

İlk olarak 2. Dünya Savaşı’nda üretildi
Almanya, 2. Dünya Savaşı sırasında petrol ambargosuyla karşılaşınca, ülkesinde yer alan kömürden petrol ve gaz elde etmek için bir teknoloji geliştiriyor. Bu yöntemle üretilen akaryakıt savaş sırasında Almanlar tarafından kullanılıyor. Daha sonra 1950’li yıllarda petrol ambargosu bu kez Güney Afrika’ya uygulanıyor. Kömürden petrol üreten teknoloji Almanya’dan Afrika’nın güneyine gönderiliyor. Sasol adlı şirket Güney Afrika’da o günden bu yana kesintisiz olarak kömürden petrol üretmeyi sürdürüyor. Petrol fiyatının artmasıyla birlikte, ABD, Çin, Almanya, Avustralya, Hindistan gibi ülkelerde kömürden petrol ve gaz üretilmesiyle ilgili pek çok proje geliştiriliyor. Çin’de 2008, 2010 ve 2012’de faaliyete geçecek 3 adet tesisin kurulma çalışması sürüyor. Çin, bu tesislerden 2020 yılına kadar petrol ihtiyacının yüzde 20’sini karşılamayı hedefliyor. Ayrıca Avustralya’da büyük bir proje geliştiriliyor. Melbourne civarındaki bu tesisin 2015 yılına kadar çalıştırılması planlanıyor.

2 bin ton kömürden 5 bin varil yakıt
Yapılan hesaplamaya göre, günde 2 bin ton, 3.400 kalori ısıl değerli kömür kullanıldığında, 5 bin varil akaryakıt elde ediliyor. Türkiye’deki kömürün çoğunluğunun ısıl değeri 3.400 kilo/kaloriden daha düşük. Düşük kalorili kömürün tek olumsuz yanı ise miktar olarak daha fazla kullanılması. Bu da yapılacak tesisin boyutunu ve ilk maliyetini etkiliyor. Örneğin 1.700 kilokalori kömürle 5 bin varil akaryakıt üretmek için 2 bin ton değil de 4 bin ton kömür tüketilmesi gerekiyor. Günde 20 bin ton kömürden 50 bin varil akaryakıt üretecek bir tesisin kurulum maliyeti yaklaşık 1.5 ila 2 milyar dolar arasında. Böyle bir tesisin kurulum süresi de kömürle çalışan termik santraller gibi 3-4 yılı buluyor.

2 yöntem var
Kömürden petrol 2 yöntemle üretiliyor. Birinci yöntemde, kömür bazı solventlerle doğrudan sıvılaştırılıyor. Fakat o elde edilen sıvı yakıt rafine edilmek zorunda, yani ham petrol gibi, sonrasında rafinasyon gerektiriyor. Bu yöntem bugün dünyada hemen hemen hiç kullanılmıyor. İkinci yöntemse, dolaylı yöntem, yani hidrojenizasyon. Burada kömür önce gazlaştırılıyor. Elde edilen gaz temizleniyor; kükürt, azot ve diğer zararlı maddeler alınıyor. Bu temiz gaz “FischerTropsch (FT) Sentezi”ne tabii tutuluyor. Yani gaza hidrojen veriliyor. Ayrıca bu yönteme gazlaştırma da deniliyor. Burada değişik katalizörler kullanılıyor. Bu katalizörün cinsine göre, benzin, dizel, jet yakıtı elde edilebiliyor. Önal, bu yöntemle üretilen yakıtın son derece temiz olduğuna vurgu yapıyor; sonrasında herhangi bir işlem gerektirmiyor. Burada sadece yakıt üretilmiyor, ayrıca dışarıya ısı da çıkıyor. Bu ısıdan da buhar üretilip, enerji santrali de çalıştırılabiliyor.


Ekonomi Köşesi - sertaç - 31/07/2013

Adnan kahveci'yi hatırlarmısınız üstadım UndecidedWink

(31/07/2013, Saat: 14:58)martin Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Aşağıdaki haber beni ümitlendirdi. Sayın Nihat Ergün konunun önemini kesinlikle bilen bir bakan ama yolu tıkanmaz umarım



"Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nda önemli enerji kararları alındı. 2023 yılına kadar enerjide 130 milyar dolarlık yatırım yapılacak. Santral atıklarından evlerin ısıtılması, kömürden sıvı yakıt üretilmesi gibi uygulamalar hayata geçirilecek.

Önceki gün gerçekleştirilen Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun toplantısında enerji alanında çok önemli kararlar alındı. Toplantıda alınan 7 kararı açıklayan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, termik, hidroelektrik, rüzgar ve güneş enerjisinde 5 yılda yerli teknolojiye geçileceğini söyledi. Ergün, Türkiye’nin 2023’e kadar enerjiye yapacağı yaklaşık 130 milyar dolarlık yatırımın yüzde 80’inin yerli teknolojilerle gerçekleştirilmesini hedeflediklerini söyledi.

Kömür gazlaştırılacak

Toplantıda alınan ilginç kararlar arasında kömür gazlaştırma ve sıvı yakıt üretimi teknolojilerinin geliştirilmesi ve termik santrallerde ortaya çıkan ısıyı, sıcak su ve ısıtma ihtiyaçlarını karşılamak üzere kullanılması da bulunuyor. Bakan Ergün, bu sayede yerli kömürlerden katma değeri en az 2 kat yüksek ürün elde edilebileceğini vurguladı.

ENERJİDE YERLİ ÜRETİME GEÇİLİYOR

Bakan Nihat Ergün, BTYK toplantısında alınan diğer kararları şöyle açıkladı:

-2023’e kadar termik santral yapımında ülkemizde yaklaşık 36 milyar dolarlık yatırım potansiyeli öngörüyoruz.

-MİLHES projesiyle dışa bağımlı olduğumuz teknolojileri, ülkemizde geliştirmeyi hedefliyoruz. Hidroelektrik enerjisi alanında Türkiye’deki yatırım potansiyelinin 18 milyar dolar olmasını öngörüyoruz.

-MİLRES ile önce 500 kW’lık, daha sonra 2.5 MW’lık milli santraller kurulacak. 2023’e kadar rüzgârda yatırımın 26 milyar dolar olmasını öngörüyoruz.

-MİLGES projesiyle ise son yıllarda öne çıkan güneş enerjisi teknolojileri alanında da milli teknolojilerimizi geliştirmeyi hedefliyoruz. Bu alanda da 2023 yılına kadar 5 milyar dolarlık yatırım öngörülüyor.

-Enerjiyi en verimli şekilde kullanabileceğimiz mekanizmaları oluşturmak da büyük önem taşıyor. 2023 yılına kadar 140 milyar dolar gibi çok önemli tasarruf rakamlarına ulaşmamız mümkün olacaktır"



Ekonomi Köşesi - martin - 31/07/2013

Kömürden petrolün varili 35 dolar

Petrol fiyatı arttıkça Türkiye'nin yurt dışına ödediği fatura da yükseliyor. Bunun önlenmesi için reçete ülkenin kendi kaynağı olan kömürde. Dünyada da gündeme gelen kömürden akaryakıt üreterek Türkiye, milyarlarca dolar tasarruf edebilir. Çünkü kömürden üretilecek petrolün varili sadece 35 dolar.

Bütün dünya petrol sonrası için harıl harıl çalışıyor. Ham petrol fiyatının 100 dolarlara dayanması ve bugünkü tüketimle petrol rezervlerinin sadece 40 yıl yetecek olması dünyada bilinen petrol rezervi 1.2 trilyon varil, günlük petrol tüketimi ise 80 milyon varilülkeleri farklı arayışlara itiyor. Bunların başında hibrit araçlar, hidrojenli yakıt pilleri ve biyoyakıtlar geliyor. Bu yeni teknolojilerin yanı sıra kömürden petrol ve gaz eldesi de dünyanın tekrar gündeminde.

Almanya, 2. Dünya Savaşı sırasında petrol ambargosuyla karşılaşınca, ülkesinde yer alan kömürden petrol ve gaz elde etmek için bir teknoloji geliştiriyor. Bu yöntemle üretilen akaryakıt savaş sırasında Almanlar tarafından kullanılıyor. Daha sonra 1950'li yıllarda petrol ambargosu bu kez Güney Afrika'ya uygulanıyor. Kömürden petrol üreten teknoloji Almanya'dan Afrika'nın güneyine gönderiliyor. Sasol adlı şirket Güney Afrika'da o günden bu yana kesintisiz olarak kömürden petrol üretmeyi sürdürüyor. Sasol, bugün için dünyada kömürden petrol üreten tek şirket. Üretimini Güney Afrika'da 2 ayrı yerde gerçekleştiriyor. Kömürden yılda 50 milyon varilin üzerinde petrol üretiyor. Bu da Güney Afrika'nın petrol gereksiniminin yüzde 40'ını karşılıyor.

Kömürden petrol üretme fikri Türkiye'de ise, 2004 yılında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'in açıklamalarıyla kamuoyunun dikkatini çekiyordu. Güler, kömürden petrol üretme gibi yeni teknolojiler üzerinde çalıştıklarını açıklıyordu. Daha sonra ülkenin en büyük gruplarından Ciner'in Başkanı Turgay Ciner de, kömürden petrol üreteceklerini bildiriyor ve bunu ticari bir sır olarak lanse ediyordu.

Hangi kömür uygun?

Peki, kömürden petrol üretme fikrinin Türkiye için önemi nedir? Türkiye'nin bugünkü kömür rezervi yeni keşiflerle birlikte yaklaşık 11 milyar ton. Bunun yaklaşık yarısı, yani 5.5 milyar tonu standart yöntemlerle işletilebiliyor. İTÜ Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Güven Önal, şimdi yapılması gerekenin, Türkiye'nin petrol ve gaz üretimine en uygun kömürünü seçmek olduğunu vurguluyor. Bu konuda Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) ile İTÜ bir proje yürütüyor. Projenin başında Prof. Dr. Önal yer alıyor. Önal, projenin Devlet Planlama Teşkilatı tarafından da kabul edildiği bilgisini veriyor ve projeyi kısaca şöyle anlatıyor: "TKİ'nin işletmesinde bir pilot tesis kurulacak. Bu tesis gazlaştırma ve sıvılaştırma ünitelerini içerecek. Burada ülkenin çeşitli bölgelerinden getirilen kömürler incelenecek. Hangisinin petrol ve gaz üretimine uygun olduğunu buradaki çalışmalar gösterecek. Bu çalışmalar bitince rapor haline getirilip, hükümete ve DPT'ye sunulacak. Proje 3 yıl sürecek. Tesis günde 2025 ton kömür işleme kapasitesinde olacak."

Milyarlarca dolarlık petrol ve gaz faturası

Türkiye, 2006 yılında enerji ithalatına 28 milyar dolar ödedi. Bu rakamın bu yıl sonunda 35 milyar dolara çıkması bekleniyor. Güven Önal, bu yılki sadece petrol ve doğalgaz faturasının 30 milyar dolara ulaşacağını hesaplıyor. Petrol ve gaz ithalatının 2009 yılında 5060 milyar dolara, 2010 yılında 90 milyar dolara, 2011 yılında da 100 milyar dolara ulaşacağını iddia ediyor. Ülke ekonomisinin bugünkü durumuyla böyle bir yükü kaldıramayacağını savunan Önal, "Demek ki önlem alınmalı, ulusal çıkarlar bunu gerektiriyor. Bu konuda geç bile kalınmıştır" görüşünü dile getiriyor. Prof. Önal, önlem olarak da kömürden petrol ve gaz üretmeyi öneriyor. Petrolü olmayanlar araştırıyor

Güven Önal, kömürden petrol üretiminin maliyetini varil başına 35 dolar olarak veriyor. Varili 35 dolara üretilen kömürden petrol, bugün için 90 dolarlar civarında olan ham petrole alternatif olarak öne çıkıyor. Hatta yapılan tahminler 2008 yılı için 120 dolar, 2010 için 150 dolarlar civarında. Önal, "Bu fiyatlardaki petrol el yakar. Bu nedenle birçok gelişmiş ülke önlemlerini alıyor" diyor. ABD, Çin, Almanya, Avustralya, Hindistan gibi ülkelerde kömürden petrol ve gaz üretilmesiyle ilgili pek çok proje geliştiriliyor. Güven Önal'ın verdiği bilgiye göre; Çin'de 2008, 2010 ve 2012'de faaliyete geçecek 3 adet tesisin kurulma çalışması sürüyor. Çin, bu tesislerden 2020 yılına kadar petrol ihtiyacının yüzde 20'sini karşılamayı hedefliyor. Ayrıca Avustralya'da büyük bir proje geliştiriliyor. Melbourne civarındaki bu tesisin 2015 yılına kadar çalıştırılması planlanıyor. Güven Önal, petrolü olmadığı için petrol ithal etmek zorunda olan ülkelerin proje ve pilot düzeyde çalışmalarına dikkat çekiyor. "Yani dünyada artık bir taraftan biyoyakıtlardan, diğer taraftan kömürden yakıt üreterek petrolden doğacak olumsuz etkileri ortadan kaldırmak için çalışmalar sürüyor" diyor.

Kömürden petrol nasıl üretiliyor?

Güven Önal, 2 yöntemle kömürden petrol üretildiğini söylüyor. Birinci yöntemde, kömür bazı solventlerle doğrudan sıvılaştırılıyor. Fakat o elde edilen sıvı yakıt rafine edilmek zorunda, yani ham petrol gibi, sonrasında rafinasyon gerektiriyor. Bu yöntem bugün dünyada hemen hemen hiç kullanılmıyor.

İkinci yöntemse, dolaylı yöntem, yani hidrojenizasyon. Burada kömür önce gazlaştırılıyor. Elde edilen gaz temizleniyor; kükürt, azot ve diğer zararlı maddeler alınıyor. Bu temiz gaz "FischerTropsch (FT) Sentezi"ne tabii tutuluyor. Yani gaza hidrojen veriliyor, ayrıca bu yönteme gazlaştırma da deniliyor. Burada değişik katalizörler kullanılıyor. Bu katalizörün cinsine göre, benzin, dizel, jet yakıtı elde edilebiliyor. Önal, bu yöntemle üretilen yakıtın son derece temiz olduğuna vurgu yapıyor; sonrasında herhangi bir işlem gerektirmiyor. Burada sadece yakıt üretilmiyor, ayrıca dışarıya ısı da çıkıyor. Bu ısıdan da buhar üretilip, enerji santrali de çalıştırılabiliyor.

2 bin ton kömürden 5 bin varil akaryakıt

Yapılan hesaplamaya göre, günde 2 bin ton, 3.400 kalori ısıl değerli kömür kullanıldığında, 5 bin varil akaryakıt elde ediliyor. Ayrıca Güven Önal, dışarıya çıkan ısıdan üretilen buharla da 80 megavatlık bir santralin çalıştırılabileceğine dikkat çekiyor. Türkiye'de ısıl değeri daha düşük kömür çoğunlukta. Güven Önal, düşük kalorili kömürün tek olumsuz yanının daha fazla kullanılması olduğunu, bunun da yapılacak tesisin boyutunu ve ilk maliyetini etkileyeceğini ifade ediyor. Örneğin 1.700 kilokalori kömürle 5 bin varil akaryakıt üretmek için 2 bin ton değil de 4 bin ton kömür tüketilmesi gerekiyor.

Bugün için dünyada kömürden petrol üretecek tesis inşa edecek Sasol'un yanı sıra başka firmalar da yer alıyor. Önal, günde 50 bin varil akaryakıt üretecek bir tesisin kurulum maliyetini, 3.400 kilokalorilik kömürle günlük kömür tüketimi 20 bin ton, 1.5 ila 2 milyar dolar arasında veriyor. Böyle bir tesisin kurulum süresi de kömürle çalışan termik santraller gibi 34 yılı buluyor. "Çünkü projeler yapılacak, uygun kömür bulunacak, testler yapılacak vs." diyor Önal.

Doğalgaz üretimi de ucuz

Akaryakıt gibi doğalgaz üretimi de şimdiki fiyatlara göre daha uyguna geliyor. Net olarak rakamlar bilinmese de bugün doğalgazın 1000 metreküpü için 300-350 dolarlar telaffuz ediliyor. Spot piyasada ise gazın 1000 metreküpü 450-500 dolarlara kadar çıkıyor. Güven Önal, Türkiye'ye ilk doğalgaz geldiğinde 1000 metreküp fiyatının 70 dolarlar civarında olduğu hatırlatıyor. Önal'ın altını çizdiği konuysa Türkiye'nin yerli kaynakları yerine ithal kaynakları tercih etmesinin nedenleri"Türkiye, 60'lı yıllarda ağırlıklı olarak kömür yakıyordu. Sonra bir propaganda başladı; 'Pis kömürle ne uğraşıyorsunuz, alın size varili 70 sente petrol' dendi. Ve Türkiye bütün kömür sistemini kaldırıp, petrole çevirdi. Evler, fabrikalar, enerji santralleri kömürü bırakıp fueloil, motorin kullanmaya başladı. Sonrasında 70'li yıllarda petrol krizi baş gösterdi, fiyat 1015 dolara fırladı. Bu durum Türkiye ekonomisine önemli darbe vurdu, petrolün olmaması da cabası. Böylece bir karar alındı ve tekrar kömüre dönüldü. Konutlarda, sanayide, enerji santrallerinde yeniden yatırımlar yapıldı.

Sonra 90'lı yıllarda bu kez doğalgazla ilgili yeni bir propaganda bombası başladı. Doğalgazın hem ucuz hem de temiz yakıt olması öne çıkartıldı, böylece zokayı ikinci kez yuttuk. Müthiş yatırımlar yaptık; hesaplamalarıma göre doğalgaz dönüşümü için 150 milyar dolar harcandı, boru hatları, şehirlerdeki şebeke inşaatları, elektrik santralleri ve evlerdeki değişimler içinBu parayla hidroelektrik santraller, kömürle çalışan termik santraller inşa edilseydi, vazgeçtim akaryakıt üretimini, kömürden gaz üretilseydi, merkezi sistemler yapılsaydı, kömür aransaydı harcanacak miktar 50 milyar doları geçmezdi. Ne hava kirliliği kalırdı ne de fiyat pahalılığı

40 milyar tonluk kömür potansiyeli

Türkiye yıllık 220 milyon varil civarında petrol tüketiyor. Önal'ın hesaplamasına göre, bunun yüzde 20'sini kömürden elde etmesi mümkün. Bu da 4045 milyon varil petrolün kömürden üretilmesi demek. Bu kadar petrol için yaklaşık 20 milyon ton kömüre ihtiyaç var. Güven Önal, bu kömürün, hatta çok daha fazlasının ülke topraklarında yer aldığını özellikle vurguluyor. "Türkiye'nin kömür potansiyelini bilim insanları inceliyor ve değişik rakamlar veriyorlar. Biri 40 milyar ton, bir diğeri 25 milyar ton, başka biri 70 milyar ton diyor. Ortalama olarak 40 milyar ton alınabilir." Ancak 11 milyar tonlardan 40 milyar tonlara çıkılabilmesi için aramalar yapılması şart. Önal da buna dikkat çekiyor. "Bana göre, Türkiye 10 milyar dolar para harcarsa kömür rezervini 3040 milyar tona çıkartabilir. Her yıl kömür aramalarına 1 milyar dolar ayırırsa 10 yılda, 2 milyar dolar ayırırsa 5 yılda bu noktaya gelinebilir. Şimdi bu çok acil olduğuna göre ülke bütçesinden 2 milyar dolar kömür aramalarına ayrılabilir ve 5 yılda 40 milyar tonluk kömür potansiyeli ortaya çıkartılır." Kömür üretimi 4 kat artırılmalı

Türkiye'nin bugün ürettiği yıllık kömür miktarı 60 milyon tonlarda. Önal'a göre bu miktarın 250 milyon tonlara çıkması gerekiyor. Böylece bugün enerjide tüketilen yerli kömürün payı yüzde 20'lerden daha yukarılara çıkartıldığı gibi, akaryakıt ve gaz üretiminde de kullanılabilmesi mümkün.
Türkiye'de oldukça büyük miktarlarda kömür barındıran havzalar mevcut. Bunlardan hangisinin petrol ve gaz eldesi için uygun olduğu TKİ ile İTÜ'nün yürüttüğü projeyle ortaya çıkacak. Ancak Önal, şimdiki verilerle en uygun yerlerin Tunçbilek ve Soma havzaları olduğuna işaret ediyor. Bunu buradaki kömürün kalorisinin 3000'in üzerinde olmasıyla açıklıyor.

O. Çağlar AYDIN /Haber Türk


Ekonomi Köşesi - martin - 31/07/2013

Hadi diyelim linyitten ucuz ucuz doğal gazımızı ürettik peki garantili alım sözleşmeleri ile İran ve Rusya'dan almasak bile parasını peşinen ödeme sözünü verdiğimiz doğal gaz anlaşmalarını ne yapacağız. Kendi elimizle döşediğimiz o borular bi tarafımıza girmeyecek mi Smile


Ekonomi Köşesi - martin - 31/07/2013

TKİ bu işi kıvırırsa cari açığın % 70 ini kapamış bir Türk ekonomisini kimse tutamaz. Tabi ki temel bilimlerde ilerleyerek patent sayısını artıran bir Türkiye varsa. En azından yerli gazı ve dizeli başka ülkelere satarız ve anlaşma süreleri bitene kadar dışardan mecburi gaz alımını sürdürürüz


Ekonomi Köşesi - martin - 31/07/2013

Tunçbilek'de kömürden petrol üretimi başlıyor

Tesis kömürden akaryakıt ve petrokimya ürünleri üretecek...

Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Başkanı Prof. Dr. Güven Önal, dün bir basın toplantısı düzenleyerek hem madencilik sektörünün güncel sorunlarını anlattı hem yeni çalışmalar hakkında bilgi verdi.

ÜRETİM 2009'DA

Bu kapsamda, kömürden petrol üretimi konusuna özel dikkat çeken Önal, Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) ile İstanbul Teknik Üniversitesi'nin (İTÜ) ortak yürüttüğü projede pilot üretim aşamasına gelindiğini açıkladı. Önal'ın verdiği bilgiye göre üretim tesisi TKİ'nin Kütahya Tunçbilek İşletmesi'nde 2009 içinde faaliyet geçecek. Yatırım bedeli 6 milyon dolar olan tesis günlük 20 ton kömür işleyecek ve akaryakıt ve petrokimya ürünleri üretecek.

Türkiye'nin sahip olduğu değişik verimlilikteki kömürlerin tesiste kullanılacağını, üretimden sonra elde edilen sonuçların ise 2010 yılı sonunda raporlanıp Enerji Bakanlığı'na sunulacak hale geleceğini belirten Önal, verim ve yatırım maliyet konusunda ise şu bilgileri verdi: “Kömürden petrol üretiminin maliyeti varil başına ortalama 30 dolardır. Kalori değeri 3200 olan kömürden 2000 ton işleyerek günde 5000 varil akaryakıt ürünü elde etmek mümkün. Ayrıca, yan ürün olarak 80 MW gücünde enerji de sağlanabilecek. Yatırım açısından ise örneğin 5 milyon varil kapasiteli bir tesis 1 milyar dolar, 50 milyon varillik ise 8-10 milyar dolara kurulabilir. Bu Türkiye için büyük bir rakam değil.”

POTANSiYEL 40 MiLYAR TON

Türkiye'nin, enerji üretimi için en sağlıklı kaynağının kömür olduğunu hatırlatan Önal, bugün rezervin 11 milyar ton olduğunu, potansiyelin ise 40 milyar ton düzeyinde bulunduğunu vurguladı. Önal, potansiyelin rezerve dönüşmesi için yatırım yapılmasını istedi. Önal, “Dünya kömürden büyük miktarda enerji elde ediyor. Biz de bu gücümüzü kullanalım” dedi.

İSTANBUL (Bugün)


Ekonomi Köşesi - puukko - 31/07/2013

petrol fiyatı ile türkiyedeki benzin satış fiyatı arasında ilişki elbette var ama bizim pahalı benziminiz sebebi benzin sayesinde vergi toplanıyor olması, tabi piyasanın tamamen özel sektörün elinde olması da fiyatları az biraz yukarı çekiyor, eskiden po hiç değilse piyasanın aşırı kar marjlarını az biraz aşağı çekebiliyordu.

5-6 ay önce tv de bir haber çıkmıştı, türkiye kullanamadığı benzinin litresini 2tl den yurtdışına satıyor diye, öyle ilginç durumlarda var.


Ekonomi Köşesi - martin - 31/07/2013

Burada sorun benzini pahalı almamız değil. Benizinin ve dizelin vergisi çok yüksek ve bu bir vergilendirme sorunu. İşin cari açıkla ilgli olan kısmı 1.5 liraya mal ettiğimiz benzini yaparken kullandığımız petrolün ithal olması. Türkiyede kullanılan bütün akaryakıtlar yerli üretim yani Tüpraş ürünüdür. Biz ithal girdi (petrol) ile yerli akarayakıt yapıyoruz. Bir de rafinajı dışarda yaptırsaydık tam ayvayı yemiştik. Irak'ın altı petrol denizi ama benzin sıkıntısı yaşadılar. Niye çünkü rafinerileri yoktu. Eğer linyitten dizel yaparsak dizelin pompa fiyatı vergiler değişmedikçe değişmez ama dışarıya giden döviz neredeyse % 70 azalır ve de dolar 1 liraya kadar gerileyebilir.


(31/07/2013, Saat: 16:07)puukko Adlı Kullanıcıdan Alıntı: petrol fiyatı ile türkiyedeki benzin satış fiyatı arasında ilişki elbette var ama bizim pahalı benziminiz sebebi benzin sayesinde vergi toplanıyor olması, tabi piyasanın tamamen özel sektörün elinde olması da fiyatları az biraz yukarı çekiyor, eskiden po hiç değilse piyasanın aşırı kar marjlarını az biraz aşağı çekebiliyordu.

5-6 ay önce tv de bir haber çıkmıştı, türkiye kullanamadığı benzinin litresini 2tl den yurtdışına satıyor diye, öyle ilginç durumlarda var.



Ekonomi Köşesi - alpbb74 - 31/07/2013

konuları detaylı okumadım ama sanki şu bilgi atlanıyor, petrolden ya dizel ya benzin üretilmiyor, birim petrolden belli oranda dizel belli oranda benzin üretiliyor. Yani hadi tüm petrolü benzin yapalım ya da dizel ya da yağ ya da zift diyemezsiniz. Hepsi belli oranda üretiliyor.


Ekonomi Köşesi - martin - 31/07/2013

petrokimyada kullanılan tüm petrol türevlerini kömür bazlı petrolden de üretebilirisiniz. Kömürden petrol üretilebildiği gibi doğrudan dizel ve doğal gaz da üretilir ama doğrudan benzin üretilemez. Ama ülkemizin cari açığında önemli husus enerji için yapılan ithalattır. Petrokimya ithalatı da önemlidir ama o tür üretim için de sonuçta kömür bazlı petrolden yararlanabilir.


(31/07/2013, Saat: 16:44)alpbb74 Adlı Kullanıcıdan Alıntı: konuları detaylı okumadım ama sanki şu bilgi atlanıyor, petrolden ya dizel ya benzin üretilmiyor, birim petrolden belli oranda dizel belli oranda benzin üretiliyor. Yani hadi tüm petrolü benzin yapalım ya da dizel ya da yağ ya da zift diyemezsiniz. Hepsi belli oranda üretiliyor.