Kapalı taraklı mı açık taraklı mı?

[AttilaBleda]

Merhaba, bir acemi olarak kafamı en çok karıştıran konuyu sormak istiyorum. (Aslında benzer bir konu bir yerde açılmış ama benim kafamdaki soru işareti gitmedi)

Jilet taşıyıcıların başlıklarının açık veya kapalı taraklı olması neyi değiştiriyor? Taşıyıcı alırken hangisini seçmeliyim, kriterlerim ne olmalı? Banyo tipi plastik ürünlerin de açık taraklı olmasından yola çıkarsam bunlar daha seyrek tıraş olanlar içindir diyebilir miyim?
Aralarındaki fark agresifliklerine etki eder mi?

Aslında asıl derdim uzun vadede kullanacağım bir taşıyıcıyı satın alırken hangi modeli tercih etmem gerektiği.

Belki çok basit bir soru ama yanıtı bende maalesef yok

Şimdiden teşekkürler
Saygılarımla.

[emiriko]

Kullan at tipli banyo tıraş aletleri evet dediğiniz gibi "open comb" olduğu doğru ancak bende onların neden "banyo tıraş aleti" olduğunu anlamış değilim kendi zevkinize hangisi hitap ediyorsa onu alın derim ancak, şuan "popüler" olan ve satılan, kolay ulaşılan vs open comb aletlerden ilk aklıma gelen fatip ve mühle R41 bu aletlerde "agresif" aletler ancak eski üretim open comb aristocrat sahibi olarak aletin agresif olmadığını söyleyebilirim. Aynı şekilde şu an mühlenin ürettiği R41 model agresifken 2011de yeniden dizayn edilerek satılan model bu yüzden bu yıldan evvel üretilen R41 modeller bu denli agresif değil ve mild aletti yanlış hatırlamıyorsam. Ve şuan almak isteseniz hangi open comb aleti alabileceksiniz bilmiyorum ancak seçenekler kısıtlı özellikle mild olup open comb olan aletlerde.

Yüzde verilen hisse gelince open comb aletler yüzünde bir tarak geziyormuş gibi "değişik" bir his uyandırırken closed comb aletler ise bir kullan at ile, çok bıçaklılar ile ne hissediyorsanız onu hissedersiniz yani tamamiyle zevk meselesi.

Bence, ömürlük aletler olduğundan zamanla elinizdeki seçenekleri arttırın derim eğer durumunuz el veriyorsa. Zamanla başka aletler başka sabunlar fırçalar ile olunan tıraşlarınız çeşitlenerek o monotonluktan çıkıyor ya benim hoşuma gidiyor bu. Eskiden tek bir çok bıçaklı ürünle tıraş jeliyle bir iki dakika da tıraş olur sakallarımdan "kurtulurdum" şimdi ise 100 yıl önce atalarımız nasıl tıraş oluyorsa öyle tıraş oluyorum. 100 yıldır zamanla üretilen aletler yavaş yavaş elime geçtikçe bir "tarih" ile tıraş oluyorum bundan güzel zevk mi var eğer gerçekten zevk alıyorsanız sizde zamanla alet sayınızı çoğaltacaksınız bence

[Lord Sparhawk]

Taraklı modeller daha efektif keism yapan ve genellikle daha agresif makinelerdir. Asıl amaçları az uğraşla çok kıl kesmektir. Çok uzun sakalları kesmede daha avantajlıdırlar. Taraklı makinelerde uzun kıllar taraklar arasına girer, böylece jilet tene daha da yakınlaşarak bu uzun kılları olabildiğince dipten keser. Taraklı makinede hepsini bir seferde kesemeyebilir, aynı yerden birkaç kez geçmek zorunda kalabilirsiniz. İkinci olarak yine köpük, taraklar arasına girer, jilet tene daha fazla yaklaşıp, daha az köpükle uğraşmak zorunda kalacağı için taraklı makinelere göre daha efektif bir kesim sağlar.

tüm bu avantajlarının yanında taraklı makineler genelde agresif ve cildi yoran makinelerdir. Ynai hergür taraklı makinelerle tıraş olmak cildi kısa sürede yorabilir. Bundan dolayı 4 gün ya da daha uzun süre sakallarını kesmeyip, bir kerede kesen kişiler için daha uygundurlar. Ya da tırşaını tek perdede olabildiğince yakın olmak isteyenlerin seçim de olabilir. Ama öyle ya da böyle cilt yine yorulacaktır.

Günlük veya gün aşırı düzenli tıraş için en mantıklısı taraksız düz modellerdir.