Kıssadan Hisse : Uzak durun.
Ama merak ediyorsanız, buyrun incelemesi
İlk olarak belirtmek isterim, bu sabun numunesini gerçekten bitirmeyi hedefledim. Amacım yeterince fırsat tanımaktı. Ancak bugün 4. tıraşta Schick L ile "fırsat da bir yere kadar" deyip son noktayı koymak zorunda kaldım.
Önce içeriği : Stearik asit, su, potasyum hidroksit, hindistan cevizi yağı, kokum tohumu yağı, don yağı, argan yağı, uçucu yağlar ve mentol.
İçerik sade ve zararsız. Bunu da bir artı olarak yazabiliriz.
İkinci olarak köpük performansı : Bezelye kadar bir miktarı 3-4 perde tıraşa fazlasıyla yetecek kadar köpüğü oldukça kısa bir sürede veriyor. Su ayarı oldukça kolay ve kıvamı mükemmel. Bu kısmı sabunun diğer artısı.
Bu sabun ile ilgili söyleyebileceğim pozitif noktalar malesef bu kadar.
Koku kısmı, alırken beklentim faena dorica veya musgo gibi toprak kökenli güzel bir kokusu olması yönündeydi. Sitesindeki yorumlarda biraz turunçgil ağırlıklı ama nefis bir kokusu olduğunu belirtmişler. Malesef bunun gerçekle alakası yok. Sabunun kapağını açar açmaz sizi hafif çürük ıslak tahta üzerine düşmüş bayat börek kokusu karşılıyor. Normalde kokuları tarif etme gibi bir becerim yoktur, dolayısıyla bana kokunun tarifini bu kadar net yaptırabildikleri için sabunu yapan arkadaşları tebrik etmek lazım.
Köpük yapmaya başladığınızda koku açısından bir kez daha arkadaşları tebrik ediyorsunuz, çünkü tüm o tahtalar börekler ortadan kayboluyor, yerine sıradan bir narenciye kokusu geliyor. Sıradan dediğim dalından yeni koparılmış bodrum mandalinası gibi değil de BİM'de 5 kiloluk filelerde satılan sezon sonu portakal kokusu gibi bir şey. Yine de o ilk kokunun ortadan kalkması nedeniyle kendisine şükrettiriyor.
Köpürtme işlemi oldukça kolay ve oldukça bereketli. O muhteşem mayonez kıvamlı köpüğü görünce ve özellikle ilk kokunun geçmiş olmasının ortaya çıkardığı pozitif atmosfer ile içinizden "adamların günahını almışım, formülasyon iyi ama kokuyu yanlış seçmişim" diyip tıraşa başlıyorsunuz...
...ve dananın kuyruğu bu noktada kopuyor. Sanki köpüğün yapay zekası var ve jileti görünce "aman abi, biz bulaşmayalım" diyip kenara çekiliyor, jiletle cildiniz başbaşa kalıyor. O kıvamda bir köpüğün nasıl olup da jileti bu derece net hissettirebildiği gerçekten bir muamma. Bu açıdan da yapan arkadaşları "yakın tıraş" deyimine kattıkları yeni anlamdan dolayı tebrik etmek lazım.
"acaba günahını mı alıyorum" ve "futur da agresif alet aslında" iç değerlendirmem sonunda 4. tıraşı yumuşak huylu Schick L ile olmaya karar verdim. Schick L'nin o sakin görüntüsünün arkasında uyuyan bir kaplan yattığını bu sabun sayesinde öğrendim.
Tıraş sonrasına gelirsek kuruma yapmıyor ama nemlendirme de yok gibi. Dolayısıyla (jiletle yakın temas travmasını saymazsanız) tıraştan 5 dakika sonrasına bir etkisi kalmıyor.
Son olarak konuyu kapatırken Maggard N.Moss'a minik serçeden aşağıdaki şarkıyı göndermek istiyorum :
Ama merak ediyorsanız, buyrun incelemesi
İlk olarak belirtmek isterim, bu sabun numunesini gerçekten bitirmeyi hedefledim. Amacım yeterince fırsat tanımaktı. Ancak bugün 4. tıraşta Schick L ile "fırsat da bir yere kadar" deyip son noktayı koymak zorunda kaldım.
Önce içeriği : Stearik asit, su, potasyum hidroksit, hindistan cevizi yağı, kokum tohumu yağı, don yağı, argan yağı, uçucu yağlar ve mentol.
İçerik sade ve zararsız. Bunu da bir artı olarak yazabiliriz.
İkinci olarak köpük performansı : Bezelye kadar bir miktarı 3-4 perde tıraşa fazlasıyla yetecek kadar köpüğü oldukça kısa bir sürede veriyor. Su ayarı oldukça kolay ve kıvamı mükemmel. Bu kısmı sabunun diğer artısı.
Bu sabun ile ilgili söyleyebileceğim pozitif noktalar malesef bu kadar.
Koku kısmı, alırken beklentim faena dorica veya musgo gibi toprak kökenli güzel bir kokusu olması yönündeydi. Sitesindeki yorumlarda biraz turunçgil ağırlıklı ama nefis bir kokusu olduğunu belirtmişler. Malesef bunun gerçekle alakası yok. Sabunun kapağını açar açmaz sizi hafif çürük ıslak tahta üzerine düşmüş bayat börek kokusu karşılıyor. Normalde kokuları tarif etme gibi bir becerim yoktur, dolayısıyla bana kokunun tarifini bu kadar net yaptırabildikleri için sabunu yapan arkadaşları tebrik etmek lazım.
Köpük yapmaya başladığınızda koku açısından bir kez daha arkadaşları tebrik ediyorsunuz, çünkü tüm o tahtalar börekler ortadan kayboluyor, yerine sıradan bir narenciye kokusu geliyor. Sıradan dediğim dalından yeni koparılmış bodrum mandalinası gibi değil de BİM'de 5 kiloluk filelerde satılan sezon sonu portakal kokusu gibi bir şey. Yine de o ilk kokunun ortadan kalkması nedeniyle kendisine şükrettiriyor.
Köpürtme işlemi oldukça kolay ve oldukça bereketli. O muhteşem mayonez kıvamlı köpüğü görünce ve özellikle ilk kokunun geçmiş olmasının ortaya çıkardığı pozitif atmosfer ile içinizden "adamların günahını almışım, formülasyon iyi ama kokuyu yanlış seçmişim" diyip tıraşa başlıyorsunuz...
...ve dananın kuyruğu bu noktada kopuyor. Sanki köpüğün yapay zekası var ve jileti görünce "aman abi, biz bulaşmayalım" diyip kenara çekiliyor, jiletle cildiniz başbaşa kalıyor. O kıvamda bir köpüğün nasıl olup da jileti bu derece net hissettirebildiği gerçekten bir muamma. Bu açıdan da yapan arkadaşları "yakın tıraş" deyimine kattıkları yeni anlamdan dolayı tebrik etmek lazım.
"acaba günahını mı alıyorum" ve "futur da agresif alet aslında" iç değerlendirmem sonunda 4. tıraşı yumuşak huylu Schick L ile olmaya karar verdim. Schick L'nin o sakin görüntüsünün arkasında uyuyan bir kaplan yattığını bu sabun sayesinde öğrendim.
Tıraş sonrasına gelirsek kuruma yapmıyor ama nemlendirme de yok gibi. Dolayısıyla (jiletle yakın temas travmasını saymazsanız) tıraştan 5 dakika sonrasına bir etkisi kalmıyor.
Son olarak konuyu kapatırken Maggard N.Moss'a minik serçeden aşağıdaki şarkıyı göndermek istiyorum :
MWF'nin koyunu, sonra çıkar oyunu...
