İnceleme: Palmolive Classic Tıraş Kremi

[marv]

Tarih sahnesinde ibreler 1946' yı gösterdiğinde Colgate- Palmolive Peet Company cesur bir reklam yayınladı. Şirket Palmolive kullanıcılarına sakal yapıları ne olursa olsun pürüzsüz ve konforlu , rahat bir tıraş vaadinde bulunuyordu. Diğer markaların da aynı vaatleri verdiği göz önüne alındığında tüketici açısından farklılık yaratmayan bu sloganı eyleme dönüştürme gayreti içinde olan Palmolive NBC ' nin de desteğiyle 2548 katılımcının katıldığı bir etkinlikle bu sloganı tescillemek istedi. Neticede şeftali tüyü gibi sakallardan tutunda , en sert , en zorlu sakal yapısına sahip kişilerin de içinde olduğu 2548 kişilik katılımcı tıraş tercihlerine göre fırçalı ve fırçasız(brushless kremler kullanılarak) olacak şekilde tıraş kremleriyle tıraş oldular. Katılımcıların % 79'u sakallarının daha kolay kesildiğini söyledi; % 75'i tıraş bıçaklarıyla daha az geçiş yaptılarını; % 69'u tıraşların daha yakın olduğunu; % 82'si yüzlerini daha pürüzsüz hissettiğini; % 75'i tıraşların daha pürüzsüz ve daha rahat olduğunu söyledi.   Tüm bu etkileyici rakamlar "Her 4 kişiden 3 erkek için ''Daha Düzgün, Daha Rahat Tıraşlar" olarak tercüme edildi.





Ürün içeriği : Su, Stearik Asit, Gliserin, Potasyum Hidroksit, Hindistan Cevizi Asidi, Cocos Nucifera Yağı, Sodyum Hidroksit, Parfum, Potasyum Klorür, Sodyum Silikat, Cocos Nucifera Ekstresi, Hidroksiizoheksil 3-Sikloheksen Karboksaldehit, Limon51 Cl 45350, Cl 47005.



Palmolive 1898 yılında Amerika'da Palmiye ve Zeytinyağından sabunlar üreterek faaliyetine başlayan ve adını da (Palm and Olive) buradan alan eski bir üretici. Önce Peet Company, daha sonra da Colgate firmalarıyla ticari birleşmeler yaşamışlar. Amerikan geleneksel tıraşının oldskool ürünlerini üretmiş ve anlaşılabilmesi adına bizdeki Arko'nun Amerikadaki karşılığı olmuş üreticilerden.

Elimdeki ürün Almanya- Hamburg da P&G çatısı altında üretilen Palmolive klasik tıraş kremi. Klasik versiyonun yanı sıra Sensitive, Menthol gibi farklı modelleri de bulunuyor. P&G İtalya, Almanya, Belçika gibi ülkelerde farklı içerik ve türlerde bu kremi üretiyor. Anavatanı Amerika pazarı için üretimi bitmiş durumda. Almanya'da 1-1.5 euro arasında değişken fiyatlarla satılan bu kremden bugüne değin birkaç tüp bitirdim. 100ml olarak metal bir tüp kutu içinde geliyor.  Kıvamlı sayılabilecek bir köpüğe sahip ancak hacim için doğru ayarlanmış suyu ve biraz da fazla miktarlarda kullanılmayı seviyor. Kayganlık fena değil.  Koruyuculuk-yastıklaması fena değil.Tıraş sonrası nemlendirmesi de fena değil. Karma ciltli biri olarak anında cildi kurutup nemlendirme ihtiyacı yaşamıyorsunuz.  

Gerek çelik-jiletli usturayla olduğum tıraşlarda , gerekse de çift taraflı tıraş aletleri kullanırken tıraş esnasında köpük sönmesi durumuyla karşılaşmadım. İdeal köpük kıvamını yakalamak ve tıraş periyodunuzu gereksiz uzatmayacak ölçüde elinizin hızlı olması bu durumu destekler.Aksi halde köpüğün sönmeyeceği iddiası kullanılacak tüm ürünler için biraz iyimser bir yaklaşım olacaktır. Koku olarak genele hitap eden bir kokusu yok.  Temiz sabunsu bir koku. Çok zorlarsanız belki limon benzeri bir kokuda alınabiliyor. Metal tüpün bir dezevantajı kullanım esnasında tüpün kenarlardan patlama ihtimali. Tüpte oluşan mikro yırtıklardan krem kaçırmaya başlıyor. Bundan dolayı bir miktar kremi farklı bir kaseye almak durumunda kaldım.



Sonuç olarak market ürünü klasmaında olan bu ürünün lüks deneyim ve lüks bir hissiyat sağlamadığını belirteyim. Kendisinden beklenen herşeyi, beklentiler ölçüsünde ortaya yakın bir düzeyde yerine getiriyor. Amaca hizmet ediyor. İş görüyor kısacası. Bizim yerli tıraş ürünlerinden performans olarak daha iyi ama overall da tüm kriterlerde beklentiyi karşılayıp, fazlasını sunmayan bir ürün. Almanya'daki rakiplerinden bana göre Speick'in gerisinde kalan bir ürün. Alınır mı? Fiyat performans oranı Almanya için yüksek. Almanya'dan gelen bir eşe dosta ucuz maliyetiyle rotasyonunuz da müsaitse her daim getirttirilebilir ancak Türkiye fiyatları göz önüne alındığında deneme gayesi haricinde yurtiçinden ben almazdım.

Saygılarımla

[yakup]

İnceleme güzel olmuş. Teşekkürler

[habaz]

Çok güzel ve detaylı bir inceleme olmuş, elinize sağlık. Ben de bu kremi ara sıra kullanıyorum. Yorumunuza tamamen katılıyorum, güzel ifade etmişsiniz

[ati19]

Her zamankigibi ayrıntılı güzel bir inceleme olmuş. Elinize sağlık Orkun ve.

[ahbap]

Güzel ve detaylı bir inceleme olmuş, elinize sağlık. Bana da yurtdışından hediye gelmişti, çok sık olmasa da kullanıyorum ve beğendiğimi ifade edebilirim. Çok iddiası olmasa da memnun ediyor.

[Asktm]

Ayrıntılı inceleme için teşekkürler. Ben de bu kremi sample olarak kullandım ve özellikle kayganlığından çok memnun kaldım. İmkan dahilinde denenmesi gereken bir ürün.

[ekindgn]

@marv üstat, teşekkürler,

Bu ürün ile şöyle bir bağlantım var:
Almanya'dan gelirken valizin yarısını geleneksel tıraş ürünleriyle doldurdum, bunlardan bir tanesi de Palmolive kremdi. %90'ı Ankara buluşmalarında olmak üzere tüm elimdeki Palmolive kremleri dağıtmışım, Palmolive stick ve krem kalmadı bana farkında olmadan Bu nedenle de deneme fırsatım olmadı şu ana kadar...
Buna karşın, anlattıklarından biraz tahmin yürütüyorum. Benim elimde Nivea krem var ve de bildiğin gibi Derby Limon var, anlamam açısından kıyaslayabilme imkanın olur mu? Seni yormamak adına 10 üzerinden sırasıyla puan verebilir misin?
Not: Derby Limon benim açımdan çok keyifli bir krem her anlamnda

[marv]

@"yakup" @"habaz" @"ati19" @"ahbap" @"Asktm" Okuduğunuz için çok teşekkür ederim.

@"ekindgn" Ben teşekkür ederim.

Talihsizlik olmuş hocam biraz sizin durum

Bu hobinin en güzel taraflarından birisi de yardımlaşmak, paylaşmak. Amacına hizmet etmiş olduğunu düşünüyorum bu anlamda ki Ankara ekibi olarak yaptığınız etkinliklerdeki samimiyet düzeyiniz paylaştığınız fotoğraflarınızdan kendini belli ediyor.

Nivea'nın son çıkan Protect&Care serisini ellimde olmasına karşın henüz deneyimlemedim. Eski stoklardan tüketerek ilerlediğim için sıra gelmedi

Nivea'nın Mild olan bir önceki versiyonu Palmolive'le benzer performansta olan bir üründü. Palmolive'in köpüğü daha hacimli, Nivea'nın kıvamlı bir köpüğü vardı. Koku olarak Nivea'yı tercih ederdim. Her ikisinin de Sensitive modellerinin performansı daha geride. Derby Limon performans olarak beni tatmin eden bir market ürünü değil maalesef. Amaca yönellik iş görür nitelikte bir ürün. Kimisi hiç beğenmesede, bulaşık deterjanı kokuyor desede ben o kokuyu seviyorum. Çünkü benim Lise dönemlerimde babamın da tıraş olduğu, o lavabo da kokusunu keyifle soluduğum bir ürün. Hani hayatınızda bazı şeyler vardır, siz de özel çağrışımlar uyandırır. Bu mesela ilk otomobiliniz olur, ilk maaşınızla aldığınız kol saatidir, ilk oturduğunuz ev olabilir, ilk enstruman, vasat ucuz bir parfüm olabilir vs. Ondan dolayı özel bir konumdadır. Daha iyilerini kullansanız da , alsanız da onun da yeri ayrıdır sizde. Derby Limon'da benim için öyle. Dolapta durur mutlaka bir tane.

Yılmaz Erdoğan'ın Ankara şiirindeki şu dizeler aklıma geldi yazarken,

''Kimse keman çalmaz belki
Belki bu film hiçbir zaman
O kadar fiyakalı olmayacak ama
Hiçbir lahmacun da
O okul yolundaki üçüncü sınıf lokantadakinin
Tadını vermeyecek bir daha
Çok daha iyilerini yedim sonra
Bizzat Urfa'da hatta
Ama hiçbirinde
O kadar aç oturmadım sofraya ''

[ekindgn]

@marv, detaylı aciklama icin teşekkür ederim, Palmolive'e dair genel olarak bir seviye oluştu aklimda. Sanirim elimdeki kremlere göre bende cok extra bir fark oluşturmayacak, tabi bu kisisel bir durum.

Derby limon detaylarindan soz açılmışken, ozlem ve vefa demisken:
Arko'ya hala sirf bu nedenle hastayim
Hala birinci ve en oncelikli parfümüm First Class'tir, hayatta vazgecmedim, vazgecmem.
Arko yesil el kremi, Nivea mavi el kremi, Aseptine krem, Brut parfum, lavantali temizlik urunleri...  daha sayabilirim...  Hala en anlamli ve degerli albumlerim hep 80'ler 90'lar... Sirf bu sebepten.
Varsin vasat olsun, ozlem dolu olsun yeter, pırıltısı ve yarattigi gulumseme yeter..  
Ege'nin gunesleri gibi.

[Soner]

Güzel bir inceleme olmuş üstadım. Zevkle okudum, kaleminize sağlık.