25/06/2015, Saat: 11:02
(25/06/2015, Saat: 02:56)linguist Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Yeri gelmişken belirteyim: kotikülü slurrysiz 10000 grit, koyu slurry ile 1000 gritte yani garnetlerin gerçek boyutu olan 10-15 mikronda kullanırsınız. Bu bir sır değil kotikülün gerçek değerinin 1400-1800 grit civarında olduğunu bu işle ilgilenenler bilir. 10000 grit değeri usturada bu taşı kullananların griti belli sentetik taşlarla biledikleri ustura keskinliğine kıyasen belirledikleri bir rakamdır.
Grit değeri ne olursa olsun ustura ağzı hep testere biçimindedir. Bu biçim hiçbir zaman mikro düzeyde sıfırlanmaz. Tıraştan sonra ağızdan kopan kılağı denilen parçalar kayışlamayla temizlenerek keskin kalma süresi uzatılır. Yani aslında ustura kayışlanarak bileme yapılmaz. Kayış pastası kullanıldığında da bileme(metali aşındırma) olmaz. Pastanın(cila) amacı parlatma işlemidir yani bileme sonrası ağızda oluşan gözle görülmez çizik aralarındaki boşluklara dolgu yapmaktır.
Ben zaten coticule için 10000 grit demedim, siz söylediniz bunu, bir araştırmaya göre coticule taşlarının ortalama grit değeri 3-8k arası değişiyormuş. Gerçek değeri 1400-1800 arası olsa hayatta tıraş olacak noktaya gelmez o usturalar. Coti 8k civarında bir keskinlik verir ama çok pürüzsüz bir ağız verdiği için çok sevilir. Diğer taşlardan farklı olarak Granat kristalleri çokgen şeklinde ve yuvarlak şekline yakın parçaçıklardır bu da ağzın testere ağzı formundan daha düz olmasını sağlar. Bu sayede daha az tahrişli tıraş verir. Tekrarlayayım taş üzerinde slurry hazırladığınızda taşın yüzeyinden kopan parçalar artar ve her bir turda daha fazla ve daha büyük çizikler olur yüzeyde, ama taşın grit değeri değişmez. Eğer 5k bir taşı 10k bir taş ile düzleştirmeyi denerseniz 5k taşın değil 10k olanın düzleştiğini görürsünüz.
Mikrodüzeyde sıfırlanır demedim nerden çıkardınız bilmiyorum.
Kayışla ilgili herhangi bir şey de söylemedim ama onu da açıklayım; pasta, cila maddeleri 15-20-30-60k gibi yüksek grti değerlerine tekabül eden mikronlarda olur(daha düşükleri de vardır tıpkı taşlardaki gibi) ve bunlar aşındırıcıdır. Bir yüzeyi parlatmak için zaten aşındırmanız gerekir bu bilimsel bir veridir. Pasta aşındırıcıdır ve kayışlama yaparken ağızdaki mikro kılağıları alır evet, bunu da ağzın tıraş esnasında yamulmuş ve bozulmuş en uç noktasını aşındırıp ağzı düzleyerek yapar. Pastalı kayış kullanılarak ağzı bir miktar daha keskin ve pürüzsüz hale getirmek sıkça kullanılan, yaygın bir yöntemdir. Çünkü ağız önde değil, ağız arkada olacak şekilde, bilemenin tam tersi hareket yapılır. BU harektle aşındırıcı pasta partikülleri direk ağza çarpmıyor ve ağzı tekrar testere şekline getirmiyor. Bu sayede en uç noktanın daha düz kalması sağlanıyor.
Yani pasta ve cilalar aşındırıyor, tıpkı arabalarda olduğu gibi. Dolgu olayına gelince, suya dayanıklı olmayan bir mazleme nasıl boşlukları doldurup dolgu malzemesi olacak? Zamanla suyla beraber dolgular gider ustura ağzı peynir yüzeyi gibi olur bu mantıkla.
Gerçekten size tavsiyem bir mikroskop alın ve her aşamada ağza ve çiziklere hatta taşın yüzeyine bakın. Benim öğrenmemde çok yardımı oldu size de faydası olacağından eminim.
"Keen as this razors edge invisible" W. Shakespeare