25/11/2017, Saat: 13:07
(25/11/2017, Saat: 04:30)Tahir Adlı Kullanıcıdan Alıntı: @ahraz Caner kardeşim,
Uyku tutmadı biraz forumumuzu ziyaret edeyim ne var ne yok bir bakayım dedim..
Güzel yazını ve birbirinden güzel metaforlarını keyifle okudum..
Sonra aklıma söyleyeni hatırlamadığım
“İnsan gençliğinde öğrenir, yaşlandığında anlar” sözü geldi ve hemen arkadından @Saltuk üstadımızın anlamıyanlara sazla anlatımı “sazı ...san az” ı geldi
Emeğine sağlık Can kardeşim dolu dolu bir solukta dökmüşsün yazıya düşüncelerini..
“İnsan gençliğinde öğrenir,yaşlandığında anlar”. Güzel söz abi,teşekkür ederim.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
(25/11/2017, Saat: 11:54)dikdik_s Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Cok benzer seyler yazıcaktım. Tahir abim daha guzel cumleye dokmus. "Deneme" türü gibi olmus edebiyatta sanırım. Caner sagolasın, yuregine klavyene saglık.
Sağol abim,Beğenmene sevindim.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
(25/11/2017, Saat: 11:56)Dragon Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Üstadım çok güzel yazmışsınız. Uzun süredir bunu düşünüyordum. Tıraş hayatı biraz yavaşlatma mevzusuydu sanki
Genel olarak tüm hobilerde benzer bir durum var. Bunu en çok şirketlerde açılan hobi topluluklarında görüyorum. Ama burada daha ciddi bir farklılık var. Bir tür ritüel halini almış durumda tıraş olayı
Ritüellerde malzemelere/araçlara önem atfedilir. (Şamanın davulu, tası, başındaki tüyler, asası vs) Başka biri bazen bunlarla ritüeli yapacağını sanır ama araçlar içindeki öz ve eğitim (çile) süreci sona ermeden pek işe yaramazlar. Belki özellikle yeni başlayanların da sabuna/jilete saldırmasının altında bu yatıyordur. Oysa önemli olan tekniktir(eğitim/çile sonucu oluşur) ve giderek sadeliğe gidilir erme yolunda. ( bir ekmek/bir hırka) - Bir ustura bir arko...
Şu deyişle noktalayayım
“Gafil gezme şaşkın bir gün ölürsün
Dünya kadar malın olsa ne fayda
Söyleyen dillerin söylemez olur
Bülbül gibi dilin olsa ne fayda”
https://youtu.be/MymBCYSicVU
Eyvallah.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
bir yıl daha bitiyor
düşlerim,tasarılarım,yarım kalmış onca şey
her yıl biraz daha kısalıyor bir öncekinden
bana mı öyle geliyor yoksa daha hızlı mı ilerliyor zaman
insan yaşlanırken?
düşlerim,tasarılarım,yarım kalmış onca şey
her yıl biraz daha kısalıyor bir öncekinden
bana mı öyle geliyor yoksa daha hızlı mı ilerliyor zaman
insan yaşlanırken?