17/11/2020, Saat: 15:10
artık hemen hemen bir çok şeyi dokunmadan, koklamadan, ellemeden, görmeden, hissetmeden alıyoruz. keza tıraş aletleri, sabunlar vs. bunları da %90 bu şekilde ediniyoruz. bu tip alışveriş hissiyatı artık hayatımıza yerleşmiş durumda. en kötü internetten videoları izleyip, kullanıcı yorumlarına dayalı kafamızda kurup en nihayetinde alım yapıyoruz. fakat birebir deneyimlemeden görmeden, parmaklarımızın dokundugu aletin beynimize ne tür bir etkileşim verdiğini hissetmeden "sanal" bir his yogunlugunda gerçekleştiriyoruz bunu. bunun dısında insan için "merak" ve "elde edip doyuma ulaşma" olgusu, uzaktan alışveriş sayesinde canavarca besleniyor ve körükleniyor. tabi irili-ufaklı baska etkenler de yok değil ama bizleri minimalistlikten uzaklaştıran yegane "ana" kavramlar bunlar.
emin olun satın aldıgınız ürünleri satan kişi size "dilediğin gibi kullan. istersen 1 ay sonra sorgusuz-sualsiz iade edip paranı geri alabilirsin" dese, insanlık ve minimalistlik için büyük bir adım atılırdı. en kaba tabirle beğendiğiniz ürünler sizde kalır, begenmediklerinizi iade ederdiniz. böylece hem merak hem elde etme hissinizi doyuma ulaştırmıs olurdunuz.
emin olun satın aldıgınız ürünleri satan kişi size "dilediğin gibi kullan. istersen 1 ay sonra sorgusuz-sualsiz iade edip paranı geri alabilirsin" dese, insanlık ve minimalistlik için büyük bir adım atılırdı. en kaba tabirle beğendiğiniz ürünler sizde kalır, begenmediklerinizi iade ederdiniz. böylece hem merak hem elde etme hissinizi doyuma ulaştırmıs olurdunuz.