25/06/2013, Saat: 22:27
(24/06/2013, Saat: 00:00)Lord Sparhawk Adlı Kullanıcıdan Alıntı:(23/06/2013, Saat: 22:32)canbaz Adlı Kullanıcıdan Alıntı: http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=87859
aşağıdaki metin, yukarıdaki linkten alıntılanmıştır:
''Uzun zaman önce, ünlü Amerikan jilet firması Gillette'de çalışan bir araştırmacıyla yapılan bir röportajda araştırmacı, jiletin kuru sakalı ıslak sakaldan daha iyi kestiğini iddia ediyordu ve tıraş kreminin tek işlevinin su tutmak olduğunu söylüyordu. Belirttiği bir diğer ilginç nokta da, sakalların yaklaşık iki dakika içinde suya doyduklarıydı.''
Buna benzer bazı iddialar mevcut hatta bir şekilde bilimselleştirilmeye çalışılmış açıklamalarla beraber. Ama iyi yumuşamış bir sakalın, öylesine ıslatılıp köpürtülmüş bir sakala göre ne kadar kolay ve rahatça kesildiğini hepimiz sayısız kere deneyimlemişizdir. Dolayısıyla bu savlar başarısız hipotezlerden öte varamaz bence.
Ayrıca unutmayalım tırşa olmak sadece sakal kılını kesmek değil. O jilet bütün yüz derisi kazıya kazıya ilerliyor tıraş esnasında. Tıraş öncesi bir sürü hazırlık, tıraş esnası kaliteli ürünler ve tıraş sonrası özenli bakımla cildimizi minimum derecede tahrişte tutmaya ve nemini korumasına, çabuk iyileşesine yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bunları yapmazsak neler olur hepiniz biliyorsunuz. Kızarıklıklar, beyaz sivilceler, yanmalar, kıl dönemeleri, kanamalar, kesikler, hassaslaşan bölgeler vs. Dolayısıyla tıraşın suyla, tercihen sıcak suyla kaliteli cildi korup vbesleyen ürünlerle yapılıp, soğuk su ve besleyici balzam/emülsiyonlarla sonlandırılması çok önemli. Yoksa bıyığınızı kuru kuru tıraş etmeye kalkın bakalım ne oluyor.
sizinle aynı fikirdeyim tabi ki. yalnız bu yetersiz donelerle tefin bi dışına bi içine vuran gazete yazıları yok mu, canım bunlara sıkılıyor.