08/01/2018, Saat: 14:43
1950'lerde New Mexico otoyolunda görevli bir polis memuru kırsal köy yollarında ilerliyordu.Güneş,tam tepede,kavuruyor,devriyenin bir an önce bitmesini bekleyen memuru iyice bunaltıyordu.Yavaş yavaş ilerleyen arabasında bir yokuşa yaklaşan memur,gazı kökledi,tepeyi aşmaya müteakip bir anda durdu.İnanılmaz bir şey olmuştu,hani insanın hayatında bir defa olabilecek bir şey.Arabayı hemen sağa çekti.Tencere biçiminde kocaman bir cismin,güneş ışınlarını yansıta yansıta yere indiğini görmüştü.Emindi.Nasıl emin olmasın?Az önce yere inen tencere biçimindeki koca cisim,işte birkaç yüz metre ileride,tam da karşısında duruyordu.Koşarak yakınlardaki telefon kulübesine gitti.Los Alamos Ulusal Laboratuvarında görevli daha önceden tanıdığı birkaç bilim adamı ile konuştu. ''Az önce'' dedi,''Az önce çok az insanın başına gelebilecek birşeye şahit oldum.Tarlaya inen bir uçan daire gördüm.Şu an birkaç yüz metre ötemde! '' Bu tip ihbarlara fazlasıyla alışkın bilim adamları önce çekimser kaldılar,ne de olsa şimdiye kadar bir tane somut kanıt yoktu.Ama arayan da görevli bir polis memuruydu.Memur : ''İçkili falan değilim.'' dedi. ''Uyanık durumdayım ve tamamen kendimdeyim.Ve eğer hemen şimdi buraya tespit cihazlarıyla gelirseniz,yüzyılın bulgusuyla karşılacaksınız.'' Artık yapacak bir şey yoktu.Bilim adamları bu sözler karşısında o kadar etkilendiler ki hemen bir helikopter kiralayarak olay bölgesine hareket ettiler.Vardıklarında karşılaştıkları manzara dehşetti.Tam da görevli memurun anlattığı gibi tencere biçiminde,metal,kocaman bir cisim güneş altında parlıyordu.O cisme doğru yaklaştıklarında bir çiftçinin tarlasında kendi işiyle meşgul olduğunu fark ettiler.Acaba gerçekten insan mıydı?Çiftçi miydi mesela?Ve neden yanıbaşında duran bu uçan daireye rağmen kayıtsız bir biçimde tarlasında çalışabiliyordu?Bilim adamlarını fark eden çiftçi izinsiz tarlasına girildiği için okkalı bir küfür salladı.Peki bilim adamlarını fark eden çiftçi uçan daireye karşı neden tepkisizdi?Hipnotize mi edilmişti? Düpedüz kör müydü yoksa?Öfkeden deliye dönen çiftçi ürünlerine zarar veren bilim adamlarına neden tarlasına girdiklerini sordu.''Uçan daire nedeniyle'' dediler.Etrafına bakıpta bir uçan daire göremeyen çiftçi ile bilim adamları arasında birkaç dakikalık hararetli bir tartışma sonucunda uçan dairenin,çiftçinin kendi imal ettiği silo olduğu ortaya çıktı.Yıllardır oradaydı ve çiftçi siloyu tencere biçiminde yapmıştı.
Otoyol devriyesinin gördükleri doğruydu;küçük bir ayrıntı dışında.Kocaman,tencere biçimindeki metal bir cisim vardı ama hemen önünde inmemişti.Zaten hep oradaydı.Hikayedeki eksik kısım da buydu.
Benzer şekilde şaşırtıcı bir olay 1994'te Florida'da Diane Duyser'in başına geldi.Bir dilim tost ekmeğinden ısırık alıp tabağa geri koyduğunda,tostun üzerinde Meryem Ana'nın yüzünün göründüğünü fark etti.Hemen yemeği bıraktı ve bu ilahi mesajı ( yani tost dilimini ) 10 yıl boyunca plastik bir kavanozda sakladı.Kasım 2004'te,hala oldukça iyi durumda olan bu yiyeceği eBay üzerinden açık arttırmayla 28.000 dolara sattı.
Günümüz haberleri ise benzer hikayelerle dolu.Mars'taki insan şekli bizi cezbediyor,dolunayda gördüğümüz ayan beyan insan yüzü bize göz kırpıyor.İnsan beyni,bilmediği olguları bildiği nesnelere kaydırmada muhteşem.Bunun için herhangi bir sıralama bile gözümüze büyük bir sırmış gibi gelebiliyor.
İşte tam da bu nedenle ; muhteşem bir günün tıraşından sonra kendinize şu soruları sorun : Tek bir değişken mi vardı? Tek başına alet/fırça/sabun ya da jilet mi size bu tahrişsiz keyfi yaşatan? Tamamen tesadüfi bir dizilim olabilir mi? Ya da bir kaç ay öncesine nazaran gelişen tekniğiniz mi sebep? Peki ya tıraş öncesi kullandığınız pre-shave oil?
İşler gerçek olamayacak kadar güzel görünüyorsa bir matematikçi gibi düşünün.Kombinasyonları tek bir değişken üzerinden belirlenen standart bir zaman zarfında test edin.Ve birden tıraş köpüğünüzde Meryem Ana'nın sureti belirirse kendinize şu soruyu sorun: Meryem Ana size kendisini göstermek için televizyondaki Ana Haber bülteni'ni değil de tıraş köpüğünü neden tercih etsin?
Bol köpüklü,keyifli tıraşlar dilerim.Kusurumuz olduysa affola!
Otoyol devriyesinin gördükleri doğruydu;küçük bir ayrıntı dışında.Kocaman,tencere biçimindeki metal bir cisim vardı ama hemen önünde inmemişti.Zaten hep oradaydı.Hikayedeki eksik kısım da buydu.
Benzer şekilde şaşırtıcı bir olay 1994'te Florida'da Diane Duyser'in başına geldi.Bir dilim tost ekmeğinden ısırık alıp tabağa geri koyduğunda,tostun üzerinde Meryem Ana'nın yüzünün göründüğünü fark etti.Hemen yemeği bıraktı ve bu ilahi mesajı ( yani tost dilimini ) 10 yıl boyunca plastik bir kavanozda sakladı.Kasım 2004'te,hala oldukça iyi durumda olan bu yiyeceği eBay üzerinden açık arttırmayla 28.000 dolara sattı.
Günümüz haberleri ise benzer hikayelerle dolu.Mars'taki insan şekli bizi cezbediyor,dolunayda gördüğümüz ayan beyan insan yüzü bize göz kırpıyor.İnsan beyni,bilmediği olguları bildiği nesnelere kaydırmada muhteşem.Bunun için herhangi bir sıralama bile gözümüze büyük bir sırmış gibi gelebiliyor.
İşte tam da bu nedenle ; muhteşem bir günün tıraşından sonra kendinize şu soruları sorun : Tek bir değişken mi vardı? Tek başına alet/fırça/sabun ya da jilet mi size bu tahrişsiz keyfi yaşatan? Tamamen tesadüfi bir dizilim olabilir mi? Ya da bir kaç ay öncesine nazaran gelişen tekniğiniz mi sebep? Peki ya tıraş öncesi kullandığınız pre-shave oil?
İşler gerçek olamayacak kadar güzel görünüyorsa bir matematikçi gibi düşünün.Kombinasyonları tek bir değişken üzerinden belirlenen standart bir zaman zarfında test edin.Ve birden tıraş köpüğünüzde Meryem Ana'nın sureti belirirse kendinize şu soruyu sorun: Meryem Ana size kendisini göstermek için televizyondaki Ana Haber bülteni'ni değil de tıraş köpüğünü neden tercih etsin?
Bol köpüklü,keyifli tıraşlar dilerim.Kusurumuz olduysa affola!
bir yıl daha bitiyor
düşlerim,tasarılarım,yarım kalmış onca şey
her yıl biraz daha kısalıyor bir öncekinden
bana mı öyle geliyor yoksa daha hızlı mı ilerliyor zaman
insan yaşlanırken?
düşlerim,tasarılarım,yarım kalmış onca şey
her yıl biraz daha kısalıyor bir öncekinden
bana mı öyle geliyor yoksa daha hızlı mı ilerliyor zaman
insan yaşlanırken?