İnternetten Seçmeler
(05/08/2020, Saat: 00:44)ahbap Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Muhtemelen o da öyle bir durumdu. Şimdi o malzemenin mıknatıs kısmı benim tıraş dolabımda, jilet tutucu olarak duruyor Big Grin En azından bir parçası benim işime yaradı Smile

Benim en sevdiğim üretim ve kullanım amacı dışında kullanabilme durumu. Çok iyi yapmışsınız güle güle kullanın Big Grin
Cevapla
(05/08/2020, Saat: 00:44)ahbap Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Muhtemelen o da öyle bir durumdu. Şimdi o malzemenin mıknatıs kısmı benim tıraş dolabımda, jilet tutucu olarak duruyor Big Grin En azından bir parçası benim işime yaradı Smile


Komsum ben de buzdolabi magneti arkasindaki ince miknatisi silikon tabancasi ile dolaba yapistirdim. Cok kullanisli oldu. Keyifli traslar


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Cevapla
https://youtu.be/cKTIK8vi1yY

https://youtu.be/tipH6pCOj0c

Bir acayip Berber.
Başarı hikayelerinde öneri olarak çıktı karşıma. Ne yapmış olabilir ki farklı dedim ama harbiden zirveye oynamış. Sonra aklıma acaba tedarikçiler veya forum olarak bir irtibat kurulsa da geleneksel tıraşı da anlatmaya bir mecra olur mu ki diye düşündüm. Abimiz işin kuaförluk kısmında
ama köşede yabancıların bol markalı ürünlerle yaptığı geleneksel tıraşı yapsa fena olmazdı Smile
Cevapla
alttaki haberi görünce o da bir şey mi? bizim komşulara sormak lazım dedim istemsizce Big Grin



https://www.ensonhaber.com/yasam/boluda-...ra-harcadi

Bolu'da 330 parçalık oyuncak araç koleksiyonuna 7 yılda 80 bin lira harcadı
Maket araçlara merakı olan bir vatandaş, 7 yıl boyunca iş makinesi, kamyon ve otomobillerin bulunduğu 330 araçlık bir koleksiyon oluşturdu. Bu hobi vatandaşa, 80 bin lira harcattı.
Cevapla
(18/09/2020, Saat: 12:55)mustbe Adlı Kullanıcıdan Alıntı: alttaki haberi görünce o da bir şey mi? bizim komşulara sormak lazım dedim istemsizce Big Grin



https://www.ensonhaber.com/yasam/boluda-...ra-harcadi

Bolu'da 330 parçalık oyuncak araç koleksiyonuna 7 yılda 80 bin lira harcadı
Maket araçlara merakı olan bir vatandaş, 7 yıl boyunca iş makinesi, kamyon ve otomobillerin bulunduğu 330 araçlık bir koleksiyon oluşturdu. Bu hobi vatandaşa, 80 bin lira harcattı.
Aramızdan pek çok komşumuz daha yüksek bedeller ile haberlere çok rahat çıkar ama biraz daha mahremiyetimize düşkünüz.

SM-N970F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Cevapla
(18/09/2020, Saat: 17:52)shaving nick Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Aramızdan pek çok komşumuz daha yüksek bedeller ile haberlere çok rahat çıkar ama biraz daha mahremiyetimize düşkünüz.

SM-N970F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

O konuda haklısın komşum. Ben de pek paylaşmam aldıklarımı.

(18/09/2020, Saat: 18:55)mustbe Adlı Kullanıcıdan Alıntı: O konuda haklısın komşum. Ben de pek paylaşmam aldıklarımı.

Edit pahalı veya koleksiyon olduğundan değil. Paylaşmamayı tercih ediyorum. Minimalizm sınırları çerçevesinde alım yaparım Smile
Cevapla
(18/09/2020, Saat: 12:55)mustbe Adlı Kullanıcıdan Alıntı: alttaki haberi görünce o da bir şey mi? bizim komşulara sormak lazım dedim istemsizce Big Grin



https://www.ensonhaber.com/yasam/boluda-...ra-harcadi

Bolu'da 330 parçalık oyuncak araç koleksiyonuna 7 yılda 80 bin lira harcadı
Maket araçlara merakı olan bir vatandaş, 7 yıl boyunca iş makinesi, kamyon ve otomobillerin bulunduğu 330 araçlık bir koleksiyon oluşturdu. Bu hobi vatandaşa, 80 bin lira harcattı.


Sessiz sessiz 2012'den beri yaptığım koleksiyon dile gelse... Smile
Cevapla
(19/09/2020, Saat: 21:46)oguzhan5069 Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Sessiz sessiz 2012'den beri yaptığım koleksiyon dile gelse... Smile

Bir yerlerde var biliyoruz ama görmüyoruz. Olduğunu biliyoruz o kesin Big Grin
Cevapla
https://www.ensonhaber.com/gundem/sosyal...yururlukte

Sosyal medya yasası yürürlükte
Sosyal ağ sağlayıcılara Türkiye'de temsilcilik açma zorunluluğu getiren sosyal medya yasası bugün yürürlüğe girdi. Buna göre, temsilcilik açmayan sağlayıcılara kademeli olarak yaptırım uygulanacak.

Sosyal medya yasası bugün yürürlüğe girdi.

Yasaya göre, 1 milyondan fazla kullanıcısı olan Twitter, Facebook, Instagram gibi şirketler Türkiye'de temsilcilik açacak.

Temsilcilik açmayanlara, para cezasından reklam yasağına uzanan ve bant daraltılması ile sonuçlanabilecek kademeli yaptırımlar uygulanacak.

KİŞİLİK HAKLARI
Kişilik hakları ihlal edilenler, uygunsuz içeriğin kaldırılması ya da erişimin engellenmesi için sosyal medya temsilcisine başvuracak.

Temsilcinin, başvuruya en geç 48 saat içinde olumlu ya da olumsuz cevap vermesi gerekiyor. Şikayetlerle ilgili olarak 6 ayda bir rapor yayınlamak da temsilciliğin görevleri arasında.


PARA CEZASI
Cevap yükümlülüğünü yerine getirmeyenlere 5 milyon lira, rapor vermeyenlere 10 milyon lira idari para cezası uygulanacak.

Mahkeme kararına rağmen, 24 saat içinde uygunsuz içerikleri kaldırmayan sosyal ağlar, doğacak zarardan sorumlu olacak.
Sosyal medya yasasıyla unutulma hakkı da getiriliyor. Kişilerin isminin geçtiği ve 'kişilik haklarına saldırı' olarak nitelendirdiği paylaşımlar arama motorlarında görülmeyecek.

HAKARETİN CEZASI
Sanal ortamda hakaret etmenin de artık cezası olacak. Tehdit, taciz ve yalan haber yaymak eskisi kadar kolay olmayacak.

Cep telefonunda internet kullanımına ilişkin bir düzenleme de yapıldı. Cep telefonlarında artık IP bilgisinin yanı sıra PORT kaydı da yer alacak. Aynı IP adresi ile internete giren kullanıcılara ait ayrı ayrı bilgi tutulacak. Böylelikle, olası mağduriyetlerin önüne geçilecek.
Cevapla
Yavru Çıkmazı
Cumartesi, Şubat 26th, 2011

kanlica-1Fotoğraf çekerek sokak arşınlamanın o şehri tanımak, sırlarını keşfetmek için ilginç fırsatlar doğuracağını deneyimli bir fotoğrafçıdan öğrenmiştim. ?Şehrin görüntüleri arasında kaybolup gitsen de bir süre sonra şehrin büyük resmi belirir önünde. Sabırlı olmalısın? demişti. Şehrin büyük resminin ise parça parça görüntülerinin toplamından çok daha anlamlı ve güzel olabileceğinin o zamanlar farkında değildim.

Yıllar önceydi. O sabah boğazın Anadolu yakasında Kanlıca sahilinden yukarı vurmuş birbirini kesen ve giderek yokuşu dikleşen sokaklarda kaybolmuştum. Kışın soğuğunun daha az hissedildiği güneşli günlerdeydik. Çocuklar henüz sokağa dökülmediği için ortalık kedilere kalmıştı.

Eski bir çeşme, yanında en az onun kadar eski, dış cephesi dökülmeye yüz tutmuş yan yana iki ev ile başlayan çıkmaz bir sokakla karşılaştım. Sokağın başındaki evin cephesinde ?yavru çıkmazı? yazan kırmızı bir tabela asılıydı. Sokağın karşı köşesindeki berber, beyaz önlüğünü giyip dükkanını açmış havlularını havalandırıyordu. Fotoğraf çekmek için izin istedim ?berber koltuğuma oturmadan çekemezsin? dedi. İki günlük sakalım ve kabarmış ensemle gözüne yeterince hırpani göründüğümü içeride öğrendim.

Katalitik sobanın kenarında kaynatıp yeni demlediği sabah çayından ikram etti. Sonra beyaz önlüğü boynuma bağlayıp saçımı kesmeye başladı. ?Nasıl kesilmesini istediğimi sormadın? diye söylenince omuzlarını silkip ?naturel erkek traşı yapıyorum, daha ne istiyorsun?? yanıtını aldım.

Dükkanın aralık olan kapısından içeri giren tekir kedi sobanın yanındaki sandalyenin üzerine çıkıp sırasını bekleşen müşteriler gibi sessizce oturdu.

kanlica-3Mahallelinin selam vermeden geçmediğine bakılırsa bizim berber kıdemli esnaflardandı. Yakın gözlüğünü burnuna indirmiş sesini çıkarmadan saçımı kesiyor arada makası boş şaklatıp sonra kesime devam ediyordu. Ne iş yaptığımı nereden geldiğimi sordu. Hekim olduğumu fotoğraf çekip şehri tanımaya çalıştığımı anlatıp yavru çıkmazının anlamını sordum.

- Rahmetli Zehra hanımdan yadigar kaldı o isim. Sokağın sonundaki tek katlı evde yalnız oturur sokağın kedilerini besler onlara arkadaşlık ederdi. Yavru kediler ezilmesin diye sokağa arabaların girişine izin vermezdi. Bu yüzden mahalleli ile kavga ettiği de olurdu. Sokağın adını da o koymuştu.

- Sonra ne oldu?

- Birkaç yıl önce kaybettik Zehra hanımı. Birkaç yıl dediysem altı yıl olmuş, zaman ne çabuk geçiyor. Gördüğün gibi yavru çıkmazı arabalara teslim oldu. Arkanda sandalyede oturan kedi de Zehra hanımın emanetlerinden. O öldükten sonra mahallenin kedileri de azaldı.

Saçımı kesmeyi sürdürürken favorilerimi biraz uzun tutmak istediğimi söyledim. ?Olmaz öyle şey? diyerek kulak hizasından kendi bildiğine göre kısalttı. Saç kesimi bitip sakal traşına başladığında berberin göründüğünden de yaşlı olduğunu fark ettim. Laf arasında 30 yıl Almanya?da işçi olarak çalıştığını, emekli olduktan sonra doğup büyüdüğü mahallede baba mesleği olan berberlik yaparak geçindiğini anlattı. Kenardaki tabureler ve sehpanın üzerinde duran tavla, berber dükkanının aynı zamanda mahallenin sosyal buluşma mekanlarından olduğunu düşündürüyordu. Almanya?da neden kalmadığını sordum.

- Herkesin kendince bir nedeni vardır, elbet. Orada tanıdık bir çift göz bulamadığım, oranın yalnızlığına katlanamadığım için geri döndüm. Kalamadım oralarda.

- Yakınlarınız tanıdıklarınız yok muydu?

- Vardı ama onların da kendi yalnızlıkları içinde durup size bakacak halleri yoktu. Gitmişsin tanımadığın bir ülkeye. Kimseyi yolu yordamı tanımadan nereye gittiğini bilmeden öylece sürükleniyorsun. Başına ne geleceğini bile kestiremiyorsun. İnsan öyle zamanda tutunacak bir dal, seni tanıyıp sahiplenecek eşlik edecek bir bakış arıyor. Hani öyle birini bulsan yine sürüklenmeye devam edeceksin ama biraz olsun yalnızlık hissinden de kurtulacaksın. Almanya?da o tutunacak dalı bulamadım. Bulduklarım da dayanmadı, çabuk kırıldı.

- Peki burada yakınlarınız yok mu?

- Yok. Yine yalnız yaşıyorum.

- İyi de o zaman ne anladım ben bu işten? Orada da yalnız, burada da yalnız.

Sakalı alıp yüzümü ikinci kez sabunlarken iki tür yalnızlık olduğundan söz etti. Kendi başına yaşamanın her ne kadar yalnızlık olarak bilinse de insanı kemiren yalnızlığın kalabalık içinde yalnız ve yabancı olmak olduğunu anlattı. Pek anlamamış gibi bakmış olacağım ki açıklama gereği duydu.

- Bak doktor bey oğlum. Senin mesleğinden örnek vereyim. Birkaç yıl önce prostat ameliyatı olmak için hastaneye yatmıştım. Ameliyathanenin kalabalığı içinde kesilmek için sıramı beklerken hissettiğim yalnızlık işte öyle insanı kemiren bir yalnızlık. Çaresizce bir çift tanıdık göz arıyor, doktorunu görmek elini tutmak konuşmak istiyorsun. Belki yine endişeleniyorsun ama masaya yatıp gözlerini kapadığında yalnız olmadığını bilmek istiyorsun. O zaman ürkmüyorsun. Yalnızlığın ile birlikte bu dünyadan yitip gitmek daha çok korkutuyor insanı.

- Ya yalnız yaşamak. O zor olmuyor mu?

- Zorluğu var elbet ama o senin tercihin. Tanıdıkların içinde yalnız olmak sokağını kedisini tanıdığın yerde yalnız yaşamak benim gibilere yetiyor, zor gelmiyor.

Sakal traşını bitirip boynumda kızaran yerlerde kan taşı gezdirdi. Limon kolonyası ve krem ile işlemi tamamladı. Borcumu sordum ?bu sefer benden olsun? dedi. ?Olmaz öyle şey? diye üsteleyence elini kaldırıp susturdu. ?Doktor adamsın. Façan düzgün olmalı ki hastaların yalnızlık çekmesin. Onların hayır dualarından ben de nasiplenirim. Eh bu da bana yeter? dedi.

kanlica-2Çıkmadan birkaç fotoğrafını çektim. Sandalyede oturan kedi tüm bu hareketlilik içinde istifini bozmadı. Dükkandan çıkıp yavru çıkmazına bir kez daha göz attıktan sonra geri döndüm. Bizim berber elinin tersiyle işaret yapıp ?hadi git artık? dedi.

Yolum düşmedi, bir kez daha gidip saçımı kestiremedim o berbere. Yıllar sonra uğradığımda ise sokağın başında restorasyon görmüş mermer çeşme dışında ortalıkta ne berber, ne evler ne de Yavru çıkmazının kedileri kalmıştı. Yavru çıkmazından kalan o eski fotoğraflar ise kimileri için şehrin büyük resmini anlamlandırmayı sürdürüyordu.



Mehmet Uhri


fotoğraflar için link http://www.harftamircisi.com/2011/02
Cevapla


Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: