RAZORUS

[Ömer t. Katı]

Göçebe atalarım sağ olsun ortaokul yıllarından beri traş olmak benim için tam bir işkence oldu. ilk tıraşımdan bu zamana kadar benim için iyi bir tıraşın tanımı kendimi kesmeden tahriş yaşamadan olabildiğince hızlı bir şekilde tıraşı bitirebilmek olmuştu. Üzüntüyle söylemem gerekir ki bu tanıma uyan bir tıraşı bile ancak iki elin parmakları kadar olabildim. Askere gidebilmek için tıraş konusunda iki dermatoloji profesörüyle görüşmek zorunda kaldım. Ki çok hassas bir cilt ve çok sert bir kıl yapısına sahip olduğumu, hayatım boyunca normal insanlar gibi tıraş olamayacayacağımı, askerlik bittiğinde düzgün bir sakal bırakmayı düşünmem gerektiğini de onlardan öğrendim. 12 yıl memuriyet hayatımda da her sabah traş olmam gerektiği için çok eğlenceli günler yaşadım. Bu kadar cilt ve sakal problemine rağmen en gıcık olduğum şey de boyun, gıdık ve çene bölgesinde tıraştan sonra bile kendini gösteren kıllar ki onlardan hiç kurtulamadım. ilk tıraşımı babamın klasik kelebek tıraş makinasıyla yaptım (ki acısı hala içimdedir). herkes gibi permatiklere yöneldim. Doktorların tavsiyesiyle gilette mach 3 e geçtim (askerde bu makina yer değiştireceği için plastik olanlarından kullandım). Askerden sonra philips elektrikli makine kullandım. hiç bir şekilde düzgün tıraş etmediği için gilette 5 bıçaklı proglide makineye geçtim. braun 7 elektrikli makine kullandım (bu fena değildi ama sakal traşı en fazla 2-3 saat temiz oluyordu) . performansından memnun olmadığım için gilette mach 3 e geri döndüm. braun 9 elektrikli traş makinesi kullandım (braun 7 ile aynı ama cildi daha iyi temizliyor, yine 2-3 saat traşlıyım diyebiliyorsun). gilette mach 3 e geri döndüm. Memuriyetten ayrıldığım için birkaç günde bir tıraş oluyordum bu sebepten önce küçük bir sakal temizletici ile fazla tüyleri alıp sonra tıraş oluyordum. Bu durum da  traş süresini ÇOK uzatmasına rağmen daha iyi bir traş sağlıyordu. Sonunda iki haftalık sakalım birikmişti evden çıkmak için acelem vardı ve sakal temizleyicinin şarjı bitmişti. Dahiyane bir fikirle elde bulunsun diye aldığım hiç kullanmadığım ali bıyıklı usturaya sarıldım. Hikayenin devamının kanın su gibi aktığı, testere filmlerini aratmayacak bir vahşet içeren bir sekans olduğunu anlatmama gerek yok sanırım. Böyle gitmez deyip tıraş tekniklerini araştırmaya başlamam bu sayede oldu. Önce gentman gazette kanalından geleneksel traşın artılarını öğrendim ve ilgi duymaya başladım. Daha sonra Özgün Demir bey' in tıraş keyfim blogunu keşfettim ve Razarus bünyesinde çektikleri vloglarından bilgi almaya başladım. Noyan bey ile yaptıkları yayınlardan, kendi tıraş videolarından çok şey öğrendim ve Razarus ile bağlantıya geçtim. Burada Özgün bey ile telefonda görüşme imkanım oldu. Kendisi hiç üşenmeden yarım saatini ayırarak geleneksel tıraştan ne beklemem gerektiğini, neleri yapıp neleri yapamayacağımı, nasıl makineler, hangi ekipmanlar ile başlamam gerektiğini çok ayrıntılı olarak anlattı ve orta, giriş düzeyi birkaç makine önerdi. ben ilk etapta  nereye gidebileceğini bilmediğim için fazla bir bütçe ayırmayı uygun görmediğimden giriş seviyesi pearl l 55 düz taraklı makineyi satın aldım ve dün makineyi aldığımda ilk sakal tıraşımı oldum. Özellikle elektrikli makinelerden sonra makineyi cilde bastırma huyum var. Hazır jiletli makinalar da bu konuda yardımcı olmadılar. Tabii ki tahriş yaşadım ve kanama yaptı (bunlar benim için standart zaten). Ancak anladığım 30 senelik işkenceden sonra mermer gibi bir yüz ile tıraştan çıkmak daha önce hiç olmamış bir şeydi (yaptığım hataları biliyorum bu konularda uyarılmıştım da yine de ileride daha dikkatli olup öğreneceğim. Tahrişiz kanamasız tıraş olabileceğime ikna oldum). Razarus yayınlarından sonra Tıraşın gerçekten keyif olabileceğine ikna olmuştum, şimdi bundan eminim. Özgün bey ve Noyan beye geleneksel tıraş için yaptıkları yayınlar, bilgilendirme çalışmaları, herkesin faydalanması için ürettikleri içerikler, geleneksel tıraşın tanınması ve yaygınlaştırılması için gösterdikleri üstün çabadan dolayı gerçekten çok teşekkür ederim. Sayelerinde ileri yetişkinliğimi ve yaşlılığımı tıraş konusunda işkence çekmeden temiz bir yüzle geçirebileceğim. Ayrıca lojistiğin, tedariğin ve ekonominin bu kadar kötü olduğu bir ortamda finansal olarak büyük risk alarak çok kaliteli ikame ürünleri çok rekabetçi fiyatlarla ülke piyasasına kazandırıp, tıraştaki her fonksiyonun muadilinin bulunabilmesi imkanlarını bizlere sağladıkları için ayrıca bir takdiri hakkediyorlar. Geleneksel tıraş konusunda acemiyim ve elimdekinden başka bir makine kullanmadım. Ancak dün olduğum tıraşın hayatımda olduğum en iyi tıraş olduğunu biliyorum. Bu imkanı oldukça cüzi bir bütçe ve olağan üstü bir bilgilendirme ile tarafıma sağladıkları için gerçekten kendilerine teşekkür ediyorum.

Memnun olmanıza çok sevindim. Inşallah sıkıntı yaşamadan tahrissiz tıraşlar olmak nasip olur.