27/12/2018, Saat: 12:39
Merhabalar değerli komşular,
Öncelikle adım Cem, 47 yaşındayım, makine mühendisiyim ve İstanbul’da yaşıyorum. Son bir yıla yakın süredir misafir olarak takip etmeye ve okumaya çalıştığım Geltir'e nihayet üye olmak da nasip oldu.
İşe başladığım ilk yıllarda takım elbise giymek ve günlük tıraş olmak neredeyse zorunluluktu, günümüzde anlayış, yeni kuşakların da iş yaşamına girmesi nedeniyle sanırım, oldukça değişti. En azından 15 senedir çalıştığım iş yerinde artık rahat giyim kuralları geçerli ve sakal bırakmak serbest. Neredeyse kendim bildim bileli bıraktığım top sakalımı, 2017 yılı boyunca tüm yüzüme yayarak geleneksel tıraştan uzak bir yıl geçirdikten sonra 2018 başında tekrar geleneksel tıraşa döndüm. Her gün 5 dakika tasarruf ediyorum diyerek espri konusu yaptığım tıraş olmayı meğer aslında için için özlüyormuşum.
Geçmişte emektar Jaguar fırçam, Arko tıraş sabunum, kullan at tıraş aletleri ve Arko tıraş kolonyaları ile gerçekleştirdiğim tıraş keyfini ilk olarak Feather Popular ve Proraso Sandal AS ile biraz zenginleştirdim. Sonra 2018 Ocak sonuna doğru yolum İmpa Ticaret'e düştü, aradığım bir jilteli ustura modeliydi. Kalmamıştı, o gün sadece usturaların bulunduğu rafa odaklanmışım, oysa ülkemizde muhtemelen sadece o raflarda görebileceğim pek çok nadide tıraş ürünü olduğunu sonradan fark ettim. Fark ettikten sonra da zaten eksik olmasınlar Mustafa Bey ve Mehmet Amca’yı sık sık ziyaret eder oldum. Bu arada kendisi de geleneksel tıraş sever olan yakın bir arkadaşımın keşfetmemi sağladığı Lord Sparhawk üstadın blogu çok önemli rehberim oldu.
İmpa ziyaretlerim sırasında bazı kıymetli komşularımla da yüz yüze tanışmak fırsatım oldu, geçmişte forum üyelikleri ile ilgili pek hoş tecrübelerim olmadığı için kaçındığım halde, açıkçası onları tanımış olmak da üye olmak için beni teşvik etti.
IMPA’yı keşfettikten bir süre sonra Merkur Progress ve Semogue 830, Proraso sabun sahibi oldum. Bugün her birinden ayrı keyif aldığım ve evde artık sağda solda eşimden gizlemeye çalıştığım küçük çaplı bir tıraş ekipmanları ve kozmetiği koleksiyonum oluştu, AD kısaltması ne anlama geliyormuş, yaşayarak öğrendim.
(Bu arada o gün için yoktu ama sonradan edindiğim jiletli usturanın bana göre olmadığını da tecrübe ederek öğrendim ve o defteri kapattım, kim bilir belki emeklilikte bir şans daha veririm 
)
Sanırım şu açıdan şanslıyım, sakallarım oldukça ‘mülayim’ ve yaş kemale ermeye başladıkça da 'silver tip' olmaya başladılar ve uzasalar da çok göze batmıyorlar
. Akşamları işten dönünce tıraş oluyorum, ertesi gün öğleden sonraya kadar gayet güzel idare ediyorlar, ben de bu sayede istediğim kadar vakit ayırıp tadını çıkartabiliyorum.
Misafir olarak forumda okuduğum pek çok faydalı paylaşım için emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunmak isterim. ‘Hamdım, oldum, piştim’ diye hiçbir zaman iddiam olmaz ama jiletli bir aletle ilk günlere göre çok daha konforlu, tahrişsiz ve sinek kaydı tıraş olabildiğimi düşünüyorum ve bunu tecrübe ederek öğrenirken yazılanların, emek emek çekilen videoların, verilen tavsiyelerin katkısı inkar edilemez.
Herkese bu vesile ile tekrar selam ve saygılarımı sunar, yakın zamanda gireceğimiz yeni yılın da tüm Geltir ailesi ve ülkemize sağlık, mutluluk, huzur, güzellikler getirmesini dilerim.
Öncelikle adım Cem, 47 yaşındayım, makine mühendisiyim ve İstanbul’da yaşıyorum. Son bir yıla yakın süredir misafir olarak takip etmeye ve okumaya çalıştığım Geltir'e nihayet üye olmak da nasip oldu.
İşe başladığım ilk yıllarda takım elbise giymek ve günlük tıraş olmak neredeyse zorunluluktu, günümüzde anlayış, yeni kuşakların da iş yaşamına girmesi nedeniyle sanırım, oldukça değişti. En azından 15 senedir çalıştığım iş yerinde artık rahat giyim kuralları geçerli ve sakal bırakmak serbest. Neredeyse kendim bildim bileli bıraktığım top sakalımı, 2017 yılı boyunca tüm yüzüme yayarak geleneksel tıraştan uzak bir yıl geçirdikten sonra 2018 başında tekrar geleneksel tıraşa döndüm. Her gün 5 dakika tasarruf ediyorum diyerek espri konusu yaptığım tıraş olmayı meğer aslında için için özlüyormuşum.
Geçmişte emektar Jaguar fırçam, Arko tıraş sabunum, kullan at tıraş aletleri ve Arko tıraş kolonyaları ile gerçekleştirdiğim tıraş keyfini ilk olarak Feather Popular ve Proraso Sandal AS ile biraz zenginleştirdim. Sonra 2018 Ocak sonuna doğru yolum İmpa Ticaret'e düştü, aradığım bir jilteli ustura modeliydi. Kalmamıştı, o gün sadece usturaların bulunduğu rafa odaklanmışım, oysa ülkemizde muhtemelen sadece o raflarda görebileceğim pek çok nadide tıraş ürünü olduğunu sonradan fark ettim. Fark ettikten sonra da zaten eksik olmasınlar Mustafa Bey ve Mehmet Amca’yı sık sık ziyaret eder oldum. Bu arada kendisi de geleneksel tıraş sever olan yakın bir arkadaşımın keşfetmemi sağladığı Lord Sparhawk üstadın blogu çok önemli rehberim oldu.
İmpa ziyaretlerim sırasında bazı kıymetli komşularımla da yüz yüze tanışmak fırsatım oldu, geçmişte forum üyelikleri ile ilgili pek hoş tecrübelerim olmadığı için kaçındığım halde, açıkçası onları tanımış olmak da üye olmak için beni teşvik etti.
IMPA’yı keşfettikten bir süre sonra Merkur Progress ve Semogue 830, Proraso sabun sahibi oldum. Bugün her birinden ayrı keyif aldığım ve evde artık sağda solda eşimden gizlemeye çalıştığım küçük çaplı bir tıraş ekipmanları ve kozmetiği koleksiyonum oluştu, AD kısaltması ne anlama geliyormuş, yaşayarak öğrendim.
(Bu arada o gün için yoktu ama sonradan edindiğim jiletli usturanın bana göre olmadığını da tecrübe ederek öğrendim ve o defteri kapattım, kim bilir belki emeklilikte bir şans daha veririm )Sanırım şu açıdan şanslıyım, sakallarım oldukça ‘mülayim’ ve yaş kemale ermeye başladıkça da 'silver tip' olmaya başladılar ve uzasalar da çok göze batmıyorlar
. Akşamları işten dönünce tıraş oluyorum, ertesi gün öğleden sonraya kadar gayet güzel idare ediyorlar, ben de bu sayede istediğim kadar vakit ayırıp tadını çıkartabiliyorum.Misafir olarak forumda okuduğum pek çok faydalı paylaşım için emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunmak isterim. ‘Hamdım, oldum, piştim’ diye hiçbir zaman iddiam olmaz ama jiletli bir aletle ilk günlere göre çok daha konforlu, tahrişsiz ve sinek kaydı tıraş olabildiğimi düşünüyorum ve bunu tecrübe ederek öğrenirken yazılanların, emek emek çekilen videoların, verilen tavsiyelerin katkısı inkar edilemez.
Herkese bu vesile ile tekrar selam ve saygılarımı sunar, yakın zamanda gireceğimiz yeni yılın da tüm Geltir ailesi ve ülkemize sağlık, mutluluk, huzur, güzellikler getirmesini dilerim.
bundan sonra da devamı gelir. 
keyifli tahrişsiz tıraşlar da olmaya başlamışsınız madem,bize diyecek söz kalmamış 
