27/11/2016, Saat: 21:19
(Son Düzenleme: 27/11/2016, Saat: 21:50, Düzenleyen: onurcakmak.)
C.V Heljestrand Eskilstuna MK No:32 usturamı biledim.
Bu usturayı eskiciden almıştım. Önce temizleyip pasında arındırmıştım. Kondüsyon çeliği güzeldi. Zaten zımparalama yapmamıştım. Sadece keçe tekerlekte beyaz pastayla parlatma yapmıştım yeterli oldu. Elimde şarjlı matkap olduğu için keçeyi ona takmıştım ve malesef ufak bir hatadan dolayı ucundan bir parça kırmıştım. Kırığı 220 gritlik düzeltme taşıyla düzeltmiştim ve bundan dolayı ağız aldırmakta çok zorlandım. Bir de çeliğin yatay olarak kalın bir yerine denk geldi sanırım (elle öyle hissediliyor) şu an ağızın açıldığı yerdeki çelik epey kalın. Bu tasarımı az çok Böker markasından biliriz, bunda da aynısı heralde.
Daha önceki hibrit taşta hiç bir şey yapamamıştım. Dün Amazondan aldığım Chosera 1k taşım geldi ve içinden bir de 600 gritlik düzeltme taşı çıktı. Önce Chosera'nın kalitesine güvenerek bi deneyeyim dedim ama pek fazla gelişme sağlamadı. Ben de o küçücük 600'lük taşta dairesel metodla biraz ağız aldırmaya çalıştım, birşeyler oldu. Daha sonra bantı çıkartıp öyle bileme yapmaya başladım. Zira taş da biraz aşındırıcı olunca ve ağız aldırmak için zorlayınca bant eriyip duruyordu ve parçaları bilemeye engel oluyordu. Bir de sanırım bant eriyerek taşın parformanısı da etkiliyordu. Bantı çıkardıktan sonra, düzeltme taşıyla 1k'lık taşı da biraz erittim ki banttan kalan şeyler gitsin, tekrar öyle bilemeye başlayayım.
Ustura taşa tam oturmuyor, uç kısmı havada kalıyor. Bilemeyi 3 boyutlu yaptım yani hem ileri-geri, hem de yukarı aşağı (tabi milimetrik). Resimde belli oluyordur, bu usturanın uç kısmı daha genişken, kıç kısmı daha dar. Genelde tam tersi olur ama eski sahibi artık nasıl kullandı bilemeyeceğim. Uç kısmı daha geniş olduğu için ve yukarıda bahsettiğim yatay kalınlık kısmı uç kısmına denk gelmediği için, taşa tam oturmuyor olmasına rağmen 1k taşta çok gğzel ağız aldı. Baş parmak tesinde derime güzel saplanıyordu. Kıç tarafına uğraştım ama o hissiyatı pek yakalayamadım. Dedim ben de bıçağın sadece %50'sini kullanırım. Böylelikle 5k, 8k ve 12k aşamalarını bitirdim, kayışa geçtim.
Kayışta, 120 tur kayışladım ve tıraşa geçtim. İlginçtir bıçağın ucu gibi kıç tarafıda tıraş edebiliyordu. Ama genel olarak pek istediğim keskinlikte değildi. İlk perdeyi bitirp tekrar döndüm taşlara. Hiç öyle alt seviyelere inip ağın konforunu kaçırmayayım dedim ve sadece 12k'da çalışıp öyle düzeltmeye çalışayım dedim. Biraz uğraştıktan sonra yine kayışlama ve tekrar tıraş.
Tıraş ettimi? evet.Tıraşını beğendim mi? hayır. Çok tahrişliydi ve bu şekilde kullanmaksadece zulüm olur. İlk DE kullandığım günü hatırlattı bana.
Aklımda 5k'dan tekrar başlamak var, hatta 1k'dan bile başlayabilirim, ama fazla uzatmadan. Şu bir gerçek ki, bu usturanın çeliği epey bir sert. Zaten üzerinden yıllar geçmiş ve çeliği tam paslanmamış bile. Pas çukurları da çok az ve pek derin değil. Dün dandik bir ustura daha bilemiştim, hatta onun da ucunu 220'lik taşta biraz geri almam gerekmişti, ama ona rağmen 1k'da güzel ağız almıştı.
Öğrenmeye devam...
Bu usturayı eskiciden almıştım. Önce temizleyip pasında arındırmıştım. Kondüsyon çeliği güzeldi. Zaten zımparalama yapmamıştım. Sadece keçe tekerlekte beyaz pastayla parlatma yapmıştım yeterli oldu. Elimde şarjlı matkap olduğu için keçeyi ona takmıştım ve malesef ufak bir hatadan dolayı ucundan bir parça kırmıştım. Kırığı 220 gritlik düzeltme taşıyla düzeltmiştim ve bundan dolayı ağız aldırmakta çok zorlandım. Bir de çeliğin yatay olarak kalın bir yerine denk geldi sanırım (elle öyle hissediliyor) şu an ağızın açıldığı yerdeki çelik epey kalın. Bu tasarımı az çok Böker markasından biliriz, bunda da aynısı heralde.
Daha önceki hibrit taşta hiç bir şey yapamamıştım. Dün Amazondan aldığım Chosera 1k taşım geldi ve içinden bir de 600 gritlik düzeltme taşı çıktı. Önce Chosera'nın kalitesine güvenerek bi deneyeyim dedim ama pek fazla gelişme sağlamadı. Ben de o küçücük 600'lük taşta dairesel metodla biraz ağız aldırmaya çalıştım, birşeyler oldu. Daha sonra bantı çıkartıp öyle bileme yapmaya başladım. Zira taş da biraz aşındırıcı olunca ve ağız aldırmak için zorlayınca bant eriyip duruyordu ve parçaları bilemeye engel oluyordu. Bir de sanırım bant eriyerek taşın parformanısı da etkiliyordu. Bantı çıkardıktan sonra, düzeltme taşıyla 1k'lık taşı da biraz erittim ki banttan kalan şeyler gitsin, tekrar öyle bilemeye başlayayım.
Ustura taşa tam oturmuyor, uç kısmı havada kalıyor. Bilemeyi 3 boyutlu yaptım yani hem ileri-geri, hem de yukarı aşağı (tabi milimetrik). Resimde belli oluyordur, bu usturanın uç kısmı daha genişken, kıç kısmı daha dar. Genelde tam tersi olur ama eski sahibi artık nasıl kullandı bilemeyeceğim. Uç kısmı daha geniş olduğu için ve yukarıda bahsettiğim yatay kalınlık kısmı uç kısmına denk gelmediği için, taşa tam oturmuyor olmasına rağmen 1k taşta çok gğzel ağız aldı. Baş parmak tesinde derime güzel saplanıyordu. Kıç tarafına uğraştım ama o hissiyatı pek yakalayamadım. Dedim ben de bıçağın sadece %50'sini kullanırım. Böylelikle 5k, 8k ve 12k aşamalarını bitirdim, kayışa geçtim.
Kayışta, 120 tur kayışladım ve tıraşa geçtim. İlginçtir bıçağın ucu gibi kıç tarafıda tıraş edebiliyordu. Ama genel olarak pek istediğim keskinlikte değildi. İlk perdeyi bitirp tekrar döndüm taşlara. Hiç öyle alt seviyelere inip ağın konforunu kaçırmayayım dedim ve sadece 12k'da çalışıp öyle düzeltmeye çalışayım dedim. Biraz uğraştıktan sonra yine kayışlama ve tekrar tıraş.
Tıraş ettimi? evet.Tıraşını beğendim mi? hayır. Çok tahrişliydi ve bu şekilde kullanmaksadece zulüm olur. İlk DE kullandığım günü hatırlattı bana.
Aklımda 5k'dan tekrar başlamak var, hatta 1k'dan bile başlayabilirim, ama fazla uzatmadan. Şu bir gerçek ki, bu usturanın çeliği epey bir sert. Zaten üzerinden yıllar geçmiş ve çeliği tam paslanmamış bile. Pas çukurları da çok az ve pek derin değil. Dün dandik bir ustura daha bilemiştim, hatta onun da ucunu 220'lik taşta biraz geri almam gerekmişti, ama ona rağmen 1k'da güzel ağız almıştı.
Öğrenmeye devam...
I'd Lather be Shaving, 'Cos Shave Must Go On!