23/12/2020, Saat: 13:33
Herkese selam ederim,
Ben Erhan, 35 yaşındayım. Kısa bir süre önce aranıza katılmakla beraber tanışma bugüne kısmetmiş. Aslında geleneksel tıraşa ilgim yeni değil yıllar öncesine dayanıyor. On küsur yıl kadar önce "Ben berber usulü tıraş olmak istiyorum." diyerek Ali Bıyıklı ustura, Başak domuz kılı tıraş fırçası, Arko tıraş sabunu ve Perma Sharp Super jiletle giriş yaptım. Bir süre denedim fakat çok uyum sağlayamayıp vazgeçtim. Her ne kadar arada denemeler yapsam da yakın zamana kadar ekipman öyle kenarda duruyordu ve daha da kötüsü unutulmuşlardı. Yakın zamanda nasıl olduysa tıraş köpüğü aldım (normalde tıraş kremi kullanırım) ve bir-iki kullandıktan sonra hiç memnun kalmadım ve eski usul tıraş tekrar aklıma düştü. İnternette, forumlarda, YouTube'de araştırma derken aslında mevzuya sadece pencereden baktığımı fark ettim, odanın içerisi daha güzelmiş dedim. Yıllar önce aldığım ekipmanı bile tanımıyormuşum, zira fırçamın domuz kılı olduğunu bile yakın zamanda öğrendim. Gerçi yıllar önce fırçayı alırken "Bu niye diğerlerine göre pahalı, ne özelliği var?" diye sorduğumda satıcının "Var bir özelliği ki pahalı!" diye lafı çevirmesinden anlamalıydım O zamanlardan kalan son Perma Sharp Super jilette alakasız bir yerde karşıma çıkınca "Bunlar bir işaret Erhan, gel sen bu işe tekrar başla." dedim.
Nihayetinde çok uzun bir aradan sonra güneşli bir pazar sabahında Ali Bıyıklı Bey'le kaymak gibi güzel bir muhabbet ettik. Yani kapıdan içeri girdik
Ben Erhan, 35 yaşındayım. Kısa bir süre önce aranıza katılmakla beraber tanışma bugüne kısmetmiş. Aslında geleneksel tıraşa ilgim yeni değil yıllar öncesine dayanıyor. On küsur yıl kadar önce "Ben berber usulü tıraş olmak istiyorum." diyerek Ali Bıyıklı ustura, Başak domuz kılı tıraş fırçası, Arko tıraş sabunu ve Perma Sharp Super jiletle giriş yaptım. Bir süre denedim fakat çok uyum sağlayamayıp vazgeçtim. Her ne kadar arada denemeler yapsam da yakın zamana kadar ekipman öyle kenarda duruyordu ve daha da kötüsü unutulmuşlardı. Yakın zamanda nasıl olduysa tıraş köpüğü aldım (normalde tıraş kremi kullanırım) ve bir-iki kullandıktan sonra hiç memnun kalmadım ve eski usul tıraş tekrar aklıma düştü. İnternette, forumlarda, YouTube'de araştırma derken aslında mevzuya sadece pencereden baktığımı fark ettim, odanın içerisi daha güzelmiş dedim. Yıllar önce aldığım ekipmanı bile tanımıyormuşum, zira fırçamın domuz kılı olduğunu bile yakın zamanda öğrendim. Gerçi yıllar önce fırçayı alırken "Bu niye diğerlerine göre pahalı, ne özelliği var?" diye sorduğumda satıcının "Var bir özelliği ki pahalı!" diye lafı çevirmesinden anlamalıydım O zamanlardan kalan son Perma Sharp Super jilette alakasız bir yerde karşıma çıkınca "Bunlar bir işaret Erhan, gel sen bu işe tekrar başla." dedim.
Nihayetinde çok uzun bir aradan sonra güneşli bir pazar sabahında Ali Bıyıklı Bey'le kaymak gibi güzel bir muhabbet ettik. Yani kapıdan içeri girdik
Düğümün içindeki siyah kıllardan korkma ters olanlardan kork.