Rocnel, Single Edge Razor / Model SE-P

[msakalli]

Dün akşam itibariyle elime geçen Rocnel SE Razor ile bugün ilk tıraşımı oldum. İlk izlenimlerimi aktarmak isterim:

Model: P (orta agresif) başlık, kısa ve düz sap.

- Görüntü çok karizmatik. Düz saplı desen bana daha şık geldi. Yekpare bir görüntü veriyor.
- Başlığın ve sapın ergonomisi başarılı.
- Jileti takmak gayet kolay. Taktıktan sonra kafanın yanlarındaki kısımlarını kolayca kırdım (önerilir)
- Jileti sıkı bir şekilde tutuyor, sabitliyor, oynama yok.
- Ağırlık, denge, tutuş gayet iyi. Ağırlığı, rahat ve temiz bir tıraş için avantaj sağlıyor. Neredeyse ilk perdede temiz bir tıraş elde ettim, 2. perde de aldı götürdü zaten.
- Düz sap elimden hiç kaymadı, bu konuda rahat olabilirsiniz.
- Jileti çıkarmak ta çok kolay, başlığın herhangi bir yanından tırnağınız ile birazcık ittirmeniz yeterli.

2 hususta uyarı yapmak istiyorum. (Bunları aletin eksileri gibi düşünmeyin lütfen.)

- Burun ve kulak altında çizilmeye karşı dikkat etmek lazım. Çünkü, her ne kadar kafanın yan taraflarındaki jilet parçalarını kırsanız da yine de 1 mm. 'den çok daha az bir parça kalıyor (ki bu doğal ve jiletin kolayca çıkarılmasını sağlıyor) Dikkat ederseniz herhangi bir sıkıntı olmaz.
- Kafa ve sapı birleştiren vidaya dikkat etmek lazım. Vida ayrılabildiği için kaybetme riski var. Gerçi böyle bir durumda sanırım rocnel yardımcı olur.

Sonuç: Aletin, ar-ge'sinden tasarımına, işçiliğinden üretimine, paketlemesinden gönderimine kadar her aşamasında profesyonellik kendini gösteriyor. Orta agresif bir tıraş aleti almak istiyordum. Rocnel SE bana ilaç gibi geldi Önemli bir eksikliği giderdi benim açımdan. Hem orta agresif olması hem de kısa saplı olması bana büyük bir kolaylık sağlayacak. Şimdilik elimdeki jiletleri ikiye bölerek kullanmaya devam edeceğim ama sanırım bir süre sonra yarım jiletlerden alırım. Hem rocnel'de hem de jiletli usturamda kullanmak için.

Teşekkürler @rocnel

Rocnel ile 2. tıraşımı oldum. İlk tıraş sonrası yazdığım yukarıdaki görüşlerim aynen geçerli. Sadece ek olarak şunu belirteyim. İlk denemede tıraş esnasında başlıkta biriken köpüğü kaptaki suda silkelemek yoluyla temizlemek biraz zor olmuştu. Ben de her seferinde akan su altında köpüğü akıtmıştım. Bu sefer köpüğü biraz daha sulu tutmak suretiyle her seferinde kaptaki suda kolayca temizleyebildim. Sonuç olarak, hani yabancılar özellikle de yanılmıyorsam Amerikalılar ne der:

GOOD WORK.