23/05/2017, Saat: 11:53
Yine "The Bee Book" adlı kitaptan:
"İşçi Bal Arıları yaklaşık 450 gram bal yapmak için 10 milyon civarı arama yolculuğu yaparlar ve bu sırada inanılmaz sayıda bitkinin polenlerini yayarlar."
"Arıların keşfedilmiş 25,000 farklı türü var ve hala yeni türlere rastlanmakta."
"Arılar evrimle gelişmiş ilk bitki polen taşıyıcıları değildi ama bu işe en iyi adapte olanlar onlar oldu. Uçma becerileri ve bitkileri tanıma yetenekleriyle çok geniş alanlarda hassas bir şekilde polen taşıyıcılığı yaparlar. Vücutlarındaki fibersi yapı polenlerin yapışmasına imkan verir."
"100 milyon yıllık evrimleri sırasında, tek bir yabani arı türünden gelen arılar 20,000'i aşan farklı türe ulaştılar."
"Arılar olmadan çiçekleri düşünmek zor ama ilk çiçekler dünya üzerinde evrimle oluştuktan 25 Milyon yıl sonra ilk arılar göründü. Arılarla birlikte olan evrimleri (coevolution), çiçekleri heyecan verici yeni yönlere taşıdı ve bu çiçek çeşitliliğinde bir patlama yarattı."
"Polen yayma, aynı türden olan çiçekli bitkiler arasındaki cinsiyet hücrelerinin taşınmasıdır ve döllenmeyi mümkün kılar. Bu cinsiyet hücreleri polen şekline bürünür ve çiçeğe ulaşan Arıların tüylerine yapışır ve arılar tarafından başka çiçeklere taşınırlar. Arılar polen taşıma yetekleri için evrim geçirmeden önce bu cinsiyet hücrelerinin başka çiçeklere iletilmesi işi daha çok rüzgarla dağılmak gibi fiziksel yollarla ya da bazı böcek türleri sayesinde oluyordu."
"Çiçekler, polenlerini yaymaları için Arıları kendilerine çekmekte bir çok method uygular. Kolayca bulunacakları farklı kokular üretmek, şekerin çekiciliği için nektar oluşturmak bunlardan kimileri."
Son olarak da yılllar önce öğrendiğim bir şeyi yazayım:
Gerçek bal, bir kap içinde korunduğu, suyla, güneşle temas etmediği sürece binlerce yıl taze kalır.
Arkeolojik kazılarda 3000 yıllık bozulmamış ballar bulunuyor.
Bunun bilimsel arka planı da şu: baldaki yüksek şeker oranı mikroorganizmaların yaşaması için uygun bir ortam değil, ayrıca suyun yok denecek kadar az olması, mikroorganizmalara zarar veriyor. Ve ayrıca içinde yaşam kurmak isteyen organizmalara izin vermeyecek kadar asidik bal.
Demek ki Osmanlı'da İstanbul'dan uzakta idam edilen devlet adamlarının kesik kafalarını Padişaha göstermek için, çok uzak mesafelerden İstanbul'a bozulmasın diye bu yüzden bal içinde taşıyordu Padişah'ın askerleri.
Sent from my iPad using Tapatalk
"İşçi Bal Arıları yaklaşık 450 gram bal yapmak için 10 milyon civarı arama yolculuğu yaparlar ve bu sırada inanılmaz sayıda bitkinin polenlerini yayarlar."
"Arıların keşfedilmiş 25,000 farklı türü var ve hala yeni türlere rastlanmakta."
"Arılar evrimle gelişmiş ilk bitki polen taşıyıcıları değildi ama bu işe en iyi adapte olanlar onlar oldu. Uçma becerileri ve bitkileri tanıma yetenekleriyle çok geniş alanlarda hassas bir şekilde polen taşıyıcılığı yaparlar. Vücutlarındaki fibersi yapı polenlerin yapışmasına imkan verir."
"100 milyon yıllık evrimleri sırasında, tek bir yabani arı türünden gelen arılar 20,000'i aşan farklı türe ulaştılar."
"Arılar olmadan çiçekleri düşünmek zor ama ilk çiçekler dünya üzerinde evrimle oluştuktan 25 Milyon yıl sonra ilk arılar göründü. Arılarla birlikte olan evrimleri (coevolution), çiçekleri heyecan verici yeni yönlere taşıdı ve bu çiçek çeşitliliğinde bir patlama yarattı."
"Polen yayma, aynı türden olan çiçekli bitkiler arasındaki cinsiyet hücrelerinin taşınmasıdır ve döllenmeyi mümkün kılar. Bu cinsiyet hücreleri polen şekline bürünür ve çiçeğe ulaşan Arıların tüylerine yapışır ve arılar tarafından başka çiçeklere taşınırlar. Arılar polen taşıma yetekleri için evrim geçirmeden önce bu cinsiyet hücrelerinin başka çiçeklere iletilmesi işi daha çok rüzgarla dağılmak gibi fiziksel yollarla ya da bazı böcek türleri sayesinde oluyordu."
"Çiçekler, polenlerini yaymaları için Arıları kendilerine çekmekte bir çok method uygular. Kolayca bulunacakları farklı kokular üretmek, şekerin çekiciliği için nektar oluşturmak bunlardan kimileri."
Son olarak da yılllar önce öğrendiğim bir şeyi yazayım:
Gerçek bal, bir kap içinde korunduğu, suyla, güneşle temas etmediği sürece binlerce yıl taze kalır.
Arkeolojik kazılarda 3000 yıllık bozulmamış ballar bulunuyor.
Bunun bilimsel arka planı da şu: baldaki yüksek şeker oranı mikroorganizmaların yaşaması için uygun bir ortam değil, ayrıca suyun yok denecek kadar az olması, mikroorganizmalara zarar veriyor. Ve ayrıca içinde yaşam kurmak isteyen organizmalara izin vermeyecek kadar asidik bal.
Demek ki Osmanlı'da İstanbul'dan uzakta idam edilen devlet adamlarının kesik kafalarını Padişaha göstermek için, çok uzak mesafelerden İstanbul'a bozulmasın diye bu yüzden bal içinde taşıyordu Padişah'ın askerleri.
Sent from my iPad using Tapatalk