18/08/2012, Saat: 18:52
R89 ilk izlenimler ve değerlendirme
Sonunda bu sabah R89 umu kullandım. Bakkaldan aldığım 2 liralık Türk makinesi ile arasındaki fark Murat 124 ile Mercedes C 180 gibi bir şey. Ama Türk üreticilerine teşekkürü bir borç bilirim çünkü kartuşludan doğrudan R89 a geçmek yerine İhtilaf üstadın bütün uyarılarına rağmen yerli malı yurdun malı ile 3 haftadır traş olmaya devam ettim. Sonuç: Türk makinesinden sonra R89 çocuk oyuncağı gibi geldi ve ilk traşımda hiç tahrişsiz 3 perde traş oldum hem de son perdede aleti biraz bastırdım bile. Yani kaymak gibi pürüzsüz ve zevkli bir traş yaşadım. Gerçekten hiç bir kartuşlu bu zevki veremez. Bizim yerli malı makinede jilet nerdeyse yarım santim açıkta durduğu için öyle R41 falan yanında hanım evladı kalır. Maşallah ustura gibiydi mübarek. Bir daha elime alır mıyım bilmiyorum.
Sabun olarak MWF ve birazcık da tabac kullandım. Bu arada WMF hayatımın 5 yılını geçirdiğim İngiltere'nin West Yorkshire bölgesinde üretiliyormuş. Zaten orası koyunları ile ünlüdür. Ancak sabunun kokusu yıkanmış yün kokuyor ve bence hiç çekici değil. O yüzden dayanamayıp ikinci perdede tabaklandım. Ne yazık ki İngilterede gecirdiğim gençliğimin 5 yılını ucuz pis köpüklerle traş olarak mahvetmişim. Oysa en azıından palmolive stick deneyebilirdim. Londra'da old bond street'de randevulu traş olabilirdim. vah vah vah.
Özetle R89 rahatlıkla günlük traş olabileceğim bir alet ve başka bir alete gececeğimi sanmıyorum. (en azından şimdilik)
İhtilaf üstada tekrar teşekkürlerimi sunuyorum
Martin Amca
Sonunda bu sabah R89 umu kullandım. Bakkaldan aldığım 2 liralık Türk makinesi ile arasındaki fark Murat 124 ile Mercedes C 180 gibi bir şey. Ama Türk üreticilerine teşekkürü bir borç bilirim çünkü kartuşludan doğrudan R89 a geçmek yerine İhtilaf üstadın bütün uyarılarına rağmen yerli malı yurdun malı ile 3 haftadır traş olmaya devam ettim. Sonuç: Türk makinesinden sonra R89 çocuk oyuncağı gibi geldi ve ilk traşımda hiç tahrişsiz 3 perde traş oldum hem de son perdede aleti biraz bastırdım bile. Yani kaymak gibi pürüzsüz ve zevkli bir traş yaşadım. Gerçekten hiç bir kartuşlu bu zevki veremez. Bizim yerli malı makinede jilet nerdeyse yarım santim açıkta durduğu için öyle R41 falan yanında hanım evladı kalır. Maşallah ustura gibiydi mübarek. Bir daha elime alır mıyım bilmiyorum.
Sabun olarak MWF ve birazcık da tabac kullandım. Bu arada WMF hayatımın 5 yılını geçirdiğim İngiltere'nin West Yorkshire bölgesinde üretiliyormuş. Zaten orası koyunları ile ünlüdür. Ancak sabunun kokusu yıkanmış yün kokuyor ve bence hiç çekici değil. O yüzden dayanamayıp ikinci perdede tabaklandım. Ne yazık ki İngilterede gecirdiğim gençliğimin 5 yılını ucuz pis köpüklerle traş olarak mahvetmişim. Oysa en azıından palmolive stick deneyebilirdim. Londra'da old bond street'de randevulu traş olabilirdim. vah vah vah.
Özetle R89 rahatlıkla günlük traş olabileceğim bir alet ve başka bir alete gececeğimi sanmıyorum. (en azından şimdilik)
İhtilaf üstada tekrar teşekkürlerimi sunuyorum
Martin Amca