Kiehl's Post Shave Repair Gel

[safporsuk]

Selam arkadaşlar, bir süredir kullandığım Kiehl's in bu ürünü ile ilgili bir kaç yorum yapmak istiyorum. http://www.kiehls.com.tr/men/post-shave-repair-gel bu adreste ürünün içeriği, fiyatı vs. var ordan bakılabilir.

Ürün adı Kiehl's Post Shave Repair Gel olarak geçse de ürün Proraso balsam ile aynı kıvamda bir ürün. Yani jel tarzı bir ürün değil aslında. King of Shaves in balsamına göre bir tık daha koyu kalıyor.

Bu balsam yüksek oranda Aloe Vera içeriyor ve içerisinde nane özü mevcut. Alkol içermeyen ve doğal diyebileceğimiz bir ürün dolayısıyla hassas ciltlerde herhangi bir sorun yaşatmıyor.

Yatıştırıcılık: Ürün alkolsüz olmasından ötürü herhangi bir yanma söz konusu değil bu açıdan çok rahat kullanılabilir bir ürün. Alkolsüz olmasına karşın yatıştırıcılık ve tahriş/kızarıklık gidermede hızlı ve başarılı bir ürün. Örnek olarak: Bir önceki tıraşımda Maca Root kremin dibinde kalanı kullanmıştım meğersem krem bozulmuş(muhtemelen nemli bir şekilde uzun süre kapalı kalmaktan) ve kremin kendisi bile epey tahriş yaşatmıştı bana. Tıraş iyi değildi ama bu ürünü kullanıp 1 saat bekledikten sonra yanma, kızarıklık vs. nerdeyse tamamen geçmişti. Bu konuda epey başarılı. (9/10)

Nemlendiricilik: Aloe Vera içerikli ürünler nemlendirme konusunda başarılı oluyor genelde. Bu ürün geçen haftalarda buz gibi havada cildimi inanılmaz korudu. Ne bir kuruma ne bir tahriş. Tıraş sonrası sürüp buz gibi havaya çıkıp saatlerce dışarda kaldım gene de yüzüm çok rahattı. Normalde böyle bir durumda yüzümün belli bölgelerinde kurumalar ve döküntüler olurdu anında. Kiehl's bu konuda beni çok rahatlattı. Ürünün en iyi yönü de bu (10/10)

Koku: Ürünün yoğun bir kokusu yok, hoş bir aloe vera esintisi ve biraz da yeşil tonları hissediliyor üründe. Koku yoğun olmadığı için istenilen parfüm kullanılabilir bu ürünün üzerine. Parfüm ve ya AS kullanmazsanız hafif bir koku kalıyor 2-3 saat kadar. Bu açıdan ortalamadan yukarda (8/10)

Fiyat ve bulunabilirlik: Ürünün fiyatı yüksek. 125 ml bir ürüne göre yüksek fiyatlı. Fiyatını  hakediyor ama bütçe meselesi tercih meselesi. Bana kız arkadaşamın hediyesi olduğu için kullanıyorum iyi ki almış diyorum. Kendim bu fiyata balm almazdım muhtemelen. Ürünü büyük avm lerdeki kendi mağazalarında bulabiliyorsunuz. Ürünün tek dezavantajı diyebiliriz (7/10)

Özet olarak benim şimdiye kadar kullandığım en iyi tıraş sonrası balsam bu ürün. Performansı çok iyi ama fiyatı da o oranda yüksek bir ürün. Bu fiyat gamında L'occitane Cade gibi bir ürün de alınabilir elbette.

Saygılar.

Başlıkta da belirtildiği üzere hiçbir ürün her cilt tipi, her tıraş ekipmanı ve her tıraş tekniğinde aynı sonucu vermiyor. Nitekim yakın tıraş istemediğim günlerdeki favori jiletimin Zaza Gold olmasını, yorumlara bağlı kalmadan 15 civarı jileti denememe borçluyum. Bu nedenle yazacaklarımı benimle aynı koşullardaki komşular dikkate alırsa daha sağlıklı olur. Çok sert ya da kalın olmayan ama çok sık sakallara ve fazla hassas bir cilde sahibim. Tıraş tekniği açısından daha epey yolum var sanıyorum. Özetle bol tahrişli geçiyor tıraşlarım da.

Öncelikle emilim hızından bahsedilmemiş, onu belirteyim. Üçtür yanlışlıkla gerekenden çok daha fazla ürünü avucuma boca edip kullanıyorum. Buna rağmen birkaç dakika içinde yüzüme hiçbir şey sürmemişim gibi hissettiriyor. Elbette etkisi devam ediyor ama yüzde kesinlikle kalıntı, yağlı bir his vs bırakmıyor. Bu çok ilginç geldi çünkü kıvamı Nivea gibi piyasa ortalaması sayılabilecek 'iş görür' ürünlere göre daha koyu. Hatta ben biraz fazla sürdüğüm için ilk anda Arko cilt kremi gibi yağ bazlı bir krem kullanıyorum hissi vermişti. Bu yoğunluktaki bir jelin bu kadar hızlı emilmesi gerçekten beklenmedik bir şey.

Yatıştırıcılık açısından muazzam bir performansı var gerçekten. İlk anda mucizevi bir rahatlama bekliyor insan o parayı verince Bunu göremeyince en azından ücreti kadar iyi olmadığını düşünmüştüm. Fakat etkiyi görebilmek için cildin emmesini beklemek gerekiyormuş. 5-10 dakika gibi bir süre içinde en ufak bir tahriş hissi kalmadı. Ki, cildi hızla onaran tıraş dışı kozmetik ürünleriyle bile destekleyerek neredeyse cerrahi seviyede müdahaleler yaptığım günler oldu () ama o zaman bile en azından gün ortasına kadar hafif bir hassasiyet hissettim. Emilim meselesindeki gibi, rahatlama konusunda da sanki o gün hiç tıraş olmamışım gibi hissettim kullandıktan sonra.

Nemlendiricilik konusunda 10/10 benim özelimde biraz yüksek bir skor olur. Çok kuru bir cildim olmamasına rağmen kullanımdan sonra da bebek poposuna dönmedi. Etkisiz de diyemem. 7/10 daha uygun bendeki etkisi için.

Kokusu tam da bahsedildiği gibi, hafif ve kalıcılıktan uzak. Bununla birlikte çok hoş bir kokusu var. Yine de "hem losyon değil balsam olsun, hem de losyona yakın baskınlıkta ve kalıcılıkta bir kokusu olsun" beklentiniz varsa hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Emilimle birlikte burnunu yanağınıza dayamayan birinin kokusunu alması pek olası değil (bu açıdan hanımların gözü arkada kalmıyor ).

Fiyat konusuna bir şey diyemiyorum. İçinde bulunduğumuz koşullarda tıraş kozmetiği gibi periyodik olarak yenilenecek bir ürüne üç haneli meblağlar ödemek herkesin yanaşacağı bir şey değil elbette. Nitekim ben markadan bile haberdar değilken hanım hediye olarak almış ve başta fiyatını söylemedi. Üstelik tıraş sonrası yaşadığım tahrişlere iyi gelir diye komple cilt bakım setiyle birlikte almış (yüz yıkama jeli, tonik, yüz kremi vs 7-8 parça halinde). Siteden fiyatlarına bakınca geçici felç geçirdim. Tam iyileşiyorum derken kalp krizi falan, hastane masraflarıyla birlikte aile servetimize mal oldu Fakat parasının hakkını vermesi bakımında fiyat/performans dengesi harika. Dolayısıyla fiyat puanlaması, sizin bu işe ayırdığınız bütçeye göre değişir. Fakat bütçesi müsait olanlar için şiddetle tavsiye ederim.

Ambalaj meselesinde ben plastik karşıtı değilim. Gün içinde temas ettiğimiz çoğu malzeme, soluğumuz hava, giydiğimiz kıyafetler derken hayatımız plastikten ibaret sayılır zaten. Asıl mesele BPA gibi kanserojen materyaller ihtiva edip etmediği. Sağlığa zararı olmayan plastikle şahsen bir derdim yok. Ambalajın çok albenili olmadığı da kesin. Sanırım bunu biraz da bilerek yapıyorlar. "Konsantrasyonumuzu pazarlamaya değil, ar-ge'ye yöneltiyoruz" mesajı vermek niyetindeler diye düşünüyorum. Yoksa kalitesizliğin dibini sıyıran markaların bile çok hoş ambalajları olabiliyorken, işin bu kadar kolay olan kısmını beceremiyor olmalarına ihtimal vermiyorum.