Neden Şap KullanılMAMAlı?

[ckeskin]

Konuyu hortlatayim, cok fazla bilimsel olmayan bi durumu da belirteyim dedim

Turkiyenin en buyuk yassi aluminyum ureticilerinden Assan Aluminyum da calismis olan bir muhendis olarak soyleyeceklerim; bu sektore yillarini veren ustalarimiz, isci kardeslerimizden gozlemlerim dogrultusunda:

1. Hepsi cin gibi ne unutkanlik ne bunama ne alzeimer, öyle ki 20 sene once uretilen malzemenin teknik bilgilerini onune dokerler.

2. Hic birinde ne bi kısırlık, ne bir kanser ne de ciddi rahatsizlik. Her biri ucer beser cocuk sahibi. Hem de bu fabrikada aluminyuma maruziyet 50 yil tiras olan bi adamin yuzune surdugu alum bloktan bilmem kac bin kat daha fazladir. O derece ki havada ucusan aluminyum tozlari bariz belli olup gunde 8 saat calisan bir iscinin cigerlerine giden aluminyum toz zerrecikelrini dusunemiyorum.

Tekrardan belirteyim bu gozleme dayali herhangi bilimsel destek icermeyen nacizane kendi gozlemlerime dayali bir aciklamadir.


LG-D802 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Açıklama için teşekkürler. Zaten aluminyum'un etkileri daha kesin olarak kanıtlanmadı. Bilinen sadece bir olasılık.

[korgunv]

Ben Zaza Alum Bloğu ecza dolabına kaldırdım. Sadece ihtiyaç halinde kullanıyorum.

[Eskiuyebyr]

Bence şap geleneksel tıraşın vazgeçilmezlerinden. Olumlu etkileri yadsınamaz.
Nerdeyse her tıraşımda kullanırım. Olumsuz etkileri kanıtlansa bile vazgeçmek zor olurdu.

[msakalli]

Son 1-2 ayda yurt içinden/dışından aldığım 3 adet şaptan sonra bu da nereden çıktı şimdi diyeceğim ama anladığım kadarıyla kanıtlanmış olumsuz bir etkisi yok, ancak kanıtlanmış olumlu etkisi ise çok. Ben kendi adıma kullanmaya devam edeceğimi söyleyebilirim.

[o2ooo]

Ben traş listemden "şap " ı çıkarttım. Uyarı için kendi adıma teşekkürler


Sent from my iPhone using Tapatalk

[Niko]

Edit: Yorumumu farklı bir konu başlığı altında değerlendirmemin daha uygun olacağını düşündüm. Moderatör arkadaşlardan düzeltme için yardım isteyeceğim. Farklı iki konuda aynı yorumu paylaşmış oldum. Kirlilik için özür dilerim.

http://www.geltir.com/showthread.php?tid...#pid153748

Az önce, kullanmış olduğum şapı, parmağımda oluşan bir kesiği acaba onarir mi, düşüncesiyle elime aldım. Önceki kullanımlarımda pütürlü bir yüzeyi vardı. Hani berberler usturadan önce ellerini şapla ovarlar ya, ben de pürüzleri yok etmek için şapı elimle ovayım dedim. Aman Allah'ım!!! Dakikalarca, elimde oluşan yapışkan katmanı temizlemeye çalıştım. Beyaz sabun, tonik, temizlik jeli, şampuan bana mısın demedi. Ellerim iğrenç bir yapışkan katmanla kaplı halde şu anda ve temizleyemiyorum.

Tıraşa ilk başladığım zamanlarda 80 yaş civarında olan babam şap kullandığımı görünce uyarmış ve "sakın kullanma, cildini erken yaşlandırır" demişti. 80 küsür yaşında, Gillette Slim Adjustable veya Black Beauty, Perma Sharp kullanan bu yaşlı adamın tüm tıraş malzemeleri Amerika'dan ağabeyim tarafından getirilirdi ve çağının çok ötesinde farkındalıklarla donanmış bir adamdı. O yaşına rağmen cildi bebek cildi gibi kırışıksızdı. Gillette makinasına Perma Sharp takar, Gibbs tıraş kremini noktasal dokunuşlarla yüzüne değdirir, ne markasını ne özelliğini bilmediğim turkuaz renkli, akrilik saplı fırçasıyla ılık su eşliğinde yüzünde köpürtme yaparak tek perdede nefis bir tıraş olurdu. Yanağını öptüğümde en ufak bir batma hissettiğimi hatırlamıyorum. Tıraştan sonra yüzüne hiçbir şey sürmezdi. "Sürme hiçbir şey" derdi. "Cildin çok kısa sürede kendini toparlar, alıştırma".

Rahmetli babam tabii ki efektif bir referans olmayabilir. Ben sadece naçizane kendimin ve ciddi anlamda tecrübelenmiş yaşlı bir insanın deneyimlerini paylaşıyorum.

Uzun oldu kusura bakmayın. Biraz da babamı özledim galiba..

Sevgi dolu saygılar..

[posicor]

Şap, taa eski mısırdan (belki daha eski zamanlardan) beri güvenle kullanılan bir antiseptik. Onu geçtim aluminyum'un kendisi de sağlık açısından en güvenli metallerden biri. Es kaza vücuda girdiğinde diğer herhangi bir metal gibi dokularda biriktirilmiyor, böbrek tarafından atılıyor. Akut zararını görebilmek için de saf toz halinde yarım kilo filan yemek gerekiyor

En sağlıklısı hiçbirşey kullanmamak, ama kesik, kanama vs. nedeniyle antiseptik ihtiyacınız varsa herhangi bir AS'den çok daha güvenli. Ben bir süredir antiperspirant olarak da kullanıyorum, çok memnunum. Kullanmadan önce epey bir bakınmıştım.

[Zeman]

Kısaca paraben ve alüminyum içerikli maddeleri vücuduma almak istemiyorum. Ama dediğiniz gibi henüz bir çok hastalığın nedeni çözülmüş değil ve bence ölümcül bir hastalığa yakalanmak yiyip içtiklerimizden daha cok bünyemize yani genetik yapımızdaki bazı hastalıklara eğlim ya da kırılganlığımıza bağlı. Belki de gereksiz bir hassasiyet de olabilir benimki ama riski azaltma amacındayım.

Martin üstad durumu güzel özetlemiş.

Şap taşının zararlı yada faydalı olduğuna dair nette muhtelif yazılar var, bence de şap taşı Şaibeli! bir durumda. Zaten kullandığımız tıraş kozmetiklerinden yeterince kimyasal vücuda giriyor. O yüzden en sağlıklı olanı tıraştan sonra bir şey kullanmamak.

[cirzini62]

Edit: Yorumumu farklı bir konu başlığı altında değerlendirmemin daha uygun olacağını düşündüm. Moderatör arkadaşlardan düzeltme için yardım isteyeceğim. Farklı iki konuda aynı yorumu paylaşmış oldum. Kirlilik için özür dilerim.

http://www.geltir.com/showthread.php?tid...#pid153748

Az önce, kullanmış olduğum şapı, parmağımda oluşan bir kesiği acaba onarir mi, düşüncesiyle elime aldım. Önceki kullanımlarımda pütürlü bir yüzeyi vardı. Hani berberler usturadan önce ellerini şapla ovarlar ya, ben de pürüzleri yok etmek için şapı elimle ovayım dedim. Aman Allah'ım!!! Dakikalarca, elimde oluşan yapışkan katmanı temizlemeye çalıştım. Beyaz sabun, tonik, temizlik jeli, şampuan bana mısın demedi. Ellerim iğrenç bir yapışkan katmanla kaplı halde şu anda ve temizleyemiyorum.

Tıraşa ilk başladığım zamanlarda 80 yaş civarında olan babam şap kullandığımı görünce uyarmış ve "sakın kullanma, cildini erken yaşlandırır" demişti. 80 küsür yaşında, Gillette Slim Adjustable veya Black Beauty, Perma Sharp kullanan bu yaşlı adamın tüm tıraş malzemeleri Amerika'dan ağabeyim tarafından getirilirdi ve çağının çok ötesinde farkındalıklarla donanmış bir adamdı. O yaşına rağmen cildi bebek cildi gibi kırışıksızdı. Gillette makinasına Perma Sharp takar, Gibbs tıraş kremini noktasal dokunuşlarla yüzüne değdirir, ne markasını ne özelliğini bilmediğim turkuaz renkli, akrilik saplı fırçasıyla ılık su eşliğinde yüzünde köpürtme yaparak tek perdede nefis bir tıraş olurdu. Yanağını öptüğümde en ufak bir batma hissettiğimi hatırlamıyorum. Tıraştan sonra yüzüne hiçbir şey sürmezdi. "Sürme hiçbir şey" derdi. "Cildin çok kısa sürede kendini toparlar, alıştırma".

Rahmetli babam tabii ki efektif bir referans olmayabilir. Ben sadece naçizane kendimin ve ciddi anlamda tecrübelenmiş yaşlı bir insanın deneyimlerini paylaşıyorum.

Uzun oldu kusura bakmayın. Biraz da babamı özledim galiba..

Sevgi dolu saygılar..

Bilime inanıyorum ancak bireysel tecrübelere de ciddi anlamda önem veriyorum. Benzer birkaç kişiden daha aynı tavsiyeleri duymuştum ve hakikaten şap kullanmayanların ciltleri, belki tesadüf veya genetik, çok daha pürüzsüzdü.

[msakalli]

Bu alüminyum hep tartışılıyor. Benzer şekilde (gerçi yüze sürme yok ama içecek teması var) İtalyanların kahve yapmaya yarayan meşhur moka potları Bialetti orijinal olarak alüminyumdan üretilir. Şimdi çelikleri de var ama bildiğim kadarıyla yaygın olan alüminyum. Ben şu sıralar Bialetti alma aşamasındayım. Birçok yerde alüminyum için tereddütler olduğunu okudum. Çünkü içinde su kaynıyor ve kahveniz demleniyor. Yani sıcak içeceğin metale teması var. Hatırlarsınız çok eskilerde hepimizin çay demlikleri de tavaları da alüminyumdu. Acaba zararını gördük mü? Bu çağda, bu bilim seviyesinde neden halen net bir bilgiye ulaşamıyoruz? (ya da varda ben mi bilmiyorum?)