Yorumları: 1,922
Konuları: 45
Kayıt Tarihi: 2016
Yok abi,maksat muhabbet zaten.Hani demem o ki jilet maliyet hesabına vurdun mu iki para.Araştırmalar maksimum fayda endeksinin 7 milyon dolar olduğunu söylüyor.Yani 1 milyar dolara sahip olmakla 7 milyon dolara sahip olmak arasında hayat kalitene etki eden bir ayrım yokmuş.Sistem de sonlu olduğuna göre çok da takılmamak lazım.10 milyon dolarım olsa 7 milyonunu bu akşam yerim,kalan 3 mü? Konuşuruz
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
bir yıl daha bitiyor
düşlerim,tasarılarım,yarım kalmış onca şey
her yıl biraz daha kısalıyor bir öncekinden
bana mı öyle geliyor yoksa daha hızlı mı ilerliyor zaman
insan yaşlanırken?
Yorumları: 243
Konuları: 4
Kayıt Tarihi: 2017
Paketinde bekleyen urunde yuk olmayacagini dusunuyorum. Bicagi korelten sey su, oksijen temasi ve surtunme olabilir. Havayla temas her zaman var fakat kagida sarili iken yine etkisi azdir. Uzun sure nemli bir yerde beklemisse yine korozyon gozle farkedilmese bile korelmesine sebep olabilir. Ayrica cok uzun yillar pakette bekleyen bicaklar cok yavas da olsa kagida surtundugu icin korelmekteymis, kagitla bicak arasina surulen yapistirici bunu engelliyor. O yapistirici goruntusunden hic hoslanmasam da kalite gostergesi. Ayni yapistirici hava ve nem temasini da azaltiyor olabilir.
Hijyene önem veren elit bey
Yorumları: 112
Konuları: 1
Kayıt Tarihi: 2016
Bir ayakkabı mağazasından yeni bir ayakkabı alın ve kutusuyla beraber evinizde bir dolaba kaldırın. 10 yıl boyunca o ayakkabıya bir daha dokunmayın. 10 yılın sonunda küçük de olsa değişimler olduğunu göreceksiniz.
Yorumları: 1,015
Konuları: 26
Kayıt Tarihi: 2016
O kadar çok değişken var ki. Aklıma gelenler :
- Ortam sıcaklığındaki doğal dalgalanma nedeniyle oluşan genleşme ve büzülme
- Yine aynı nedenden kaplama malzemesi ve çeliğin genleşme farkından oluşan stres
- UV'nin uzun dönem yıpratıcı etkisi (foto-korozyon?)
- Havadaki nem ile oluşan mikroskobik korozyon
- Ambalajda kullanılan kimyasalların aşındırıcı etkisi
- Metal "yiyen" bakteri/mikroplar (
http://efcweb.org/efcweb_media/mechanisms.pdf)
vb.
Sonuçta basit bir kağıt zarf ve plastik folyo dış etkenlerden bir derece koruyabilir gibi geliyor. İllaki zamanın yıpratıcı etkisi olacaktır gibi. Öte yandan forumda sadece NOS kullanan ve oldukça memnun olan üstadlar da var.
NOS konusundaki şahsi görüşüm mümkünse numune edinip deneyip öyle karar verme yönünde. Günlük kullandığım Silver Blue'lar da NOS sayılır (bildğiniz küf kokuyor kutuları) ama denediğim tüm "taze" jiletlerden daha uyumlu geliyor bana.
MWF'nin koyunu, sonra çıkar oyunu...
Yorumları: 2,579
Konuları: 14
Kayıt Tarihi: 2018
Zamana bağlı olarak 'Jilet Kurumuş' ifadesine de şahit oldum. Çok keskin bile olsa zamanla kurur ve kesmez şeklinde bir söylemdi. Bunu da yorgunluk anlamında mı kullanıyorlar acaba?
Nokia 3310 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi.
Yorumları: 398
Konuları: 12
Kayıt Tarihi: 2015
12/09/2018, Saat: 00:14
(Son Düzenleme: 12/09/2018, Saat: 00:19, Düzenleyen: Mauser.)
Metal yorgunluğu, uzun süreli mekanik zorlama ile alakalı bir kavram. Jiletin iyi kesmemesi için kesici yüzeyin mikro ölçekte pürüzlü olması veya dış katmanında oksidasyon reaksiyonundan kalan bir katmanın oluşması lazım (Fe2O3 vs.).
Demir elementi oksidasyona karşı zayıf bir elementtir. Kullanılan malzeme paslanmaz çelik olsa bile, içeriğindeki demir elementinden dolayı yine oksidasyona uğrayacaktır ama demire göre daha uzun zaman alır.
Sonuç olarak rutubetsiz ortamda çok çok uzun süre birşey olmaz ama ortam rutubetliyse zamanla oksidasyona uğrayabilir.
Yorumları: 75
Konuları: 1
Kayıt Tarihi: 2019
Nornalde elbette şekil verdiğimiz bir metal şeklini değiştirmez ancak jiletin keskin kısımlarının birkaç mikronluk bir kalınlığı olduğu düşünülürse metalik bağ kuvvetinin ve kararlılık isteğinin etkisinde kalabilir.
Metalik bağ oluşması iyi birşeydir, gece bileyip bıraktığınız bıçak bazen sabaha daha keskin olur. Ağızdaki çok çok ince çatlak ve çizikler metalık bağ yapmış ve kapanmıştır. Genelde yüksek karbon bıçaklarında görüyorum.
Bir diğer ihtimalde ise akşam bilediğiniz bıçağın sabah daha kör olması. Bu ihtimalde kararlı hale geçmek için kayma düzlemleri müsait olan atom kümeleri birbiri üstünde kayarak daha kararlı yani sivri değil yuvarlak bir yüzey oluşturmuşlardır. Genelde düşük sertlikte kalitesiz bıçaklarda görüyorum.
Bu aşamada bıçakla jilet ayrımı yapmak gerekir. Bıçak için çok kalitesiz olacak bir çelik jilet için çok kaliteli olacaktır. İşlenebilme esneklik paslanma vs...
Bu noktada jilet çelikleri görece yumuşaktır ve metalik bağ yerine uygun kayma düzleminden kararlı hale geçmeyi sever diyebiliriz. Yani jiletinizin ağzı keskin ve sivriyken yuvarlak ve daha az keskin hala gelir. Yıllar yıllar sonra bu durum daha kötü hale gelir.
Bunun hızlı halini deneyip görmek için plastik bir şeyi keskin bir şeyle açılı bir çekilde kesin. Ucu sivri olsun plastiğin. Sonra çakmakla biraz ısıtın. Kararşı hale gelmek için neler yaptığına bakın. Kararlılık sadece kimyasal değil birçok yönden fiziksel de bir olaydır.
Yorumları: 3,517
Konuları: 125
Kayıt Tarihi: 2011
Böyle bir şey kesinlikle yok komşular.
Herhangi bir metal ısı değişimi veya oksidayona maruz kalmadıkça formunu korur. Keskinlik de ince formdur, bu form düzgün kaldıkça keskinlik de devam eder. Bende 60lı yıllarda üretilmiş gillette super stianless jiletler var yağ gibi tıraş ediyorlar.
Arkeolojik kazılarda bir bir çin imparatorunun yaklaşık 2500 yıl önce yapılmış bronz kılıcı bulundu kazıda. Kını o kadar iyi yapılmış ki bir şekilde hava geçirmez bir kapsül misali korumuş çeliği. Sıfır oksidasyon, hala ilk günkü keskinliğinde.
https://www.youtube.com/watch?v=M6wcFzBTa7Q
http://tiraskeyfim.blogspot.com/
http://saklinotalar.blogspot.com/
Yorumları: 408
Konuları: 3
Kayıt Tarihi: 2016
Lord yine en keskin kılıcını,
"Teknik Araştırma Gücünü" kullanarak,
bilimsel seviyede dogruluğu sağladı. Kendisine tesekkur ediyoruz.
Yorumları: 100
Konuları: 0
Kayıt Tarihi: 2019
Yorgunluğun oluşabilmesi için bir gerilmeye maruz kalması gerekir. Eğik bir şekilde ağırlığın altında kalmak. Araç torpidosunda taşımak vs. gibi. Bence eskiyen jiletlerin en büyük eskime nedeni durdukları yerin(banyo) nemli bir yer olması. He rne kadar kaplı kağıtlarında olsalar dahi bir şekilde nemden etkileniyorlar.