Neden Şap KullanılMAMAlı?
#21
İhtimaller üzerinde bale yapmak, dr. Mercola'nın yaptığı bu. Bilimselliğe aykırı bir makale.

Bir çalışmanın içeriğinin bilimsel kanıtlara dayanmadığını söylemek, "iddia etmek" değil gerçekleri vurmaktır, bu da hipotezcileri rahatsız eder, çünkü ispatlayamadıklarında çalışmaları geçersiz kılınır. Bilim tamamen kesin gerçekler üzerine inşa edilmiştir, tahminlere, olasılıklara, varsayımlara yer bulunmamaktadır.

Bir kere yüzümüze sürdüğümüz şap aluminyum potasyum sülfat tuzu. Bir bileşim. Tehlikeli olduğu öne sürülen terlemeyi önleyen katı mum tip anti perspirantlardaki madde ise; aluminyum hidroklorid. Bu ikisi birbirinden farklı maddeler.

Suçlu olduğu düşünülen madde aluminyum'un göğüs kanseri ve alzheimer'a neden olduğu tahmin ediliyor. Tahmin etmenin akademik ve bilimsel ortamlarda geçerliliği sıfırdır. Tahmin size hiç bir şey kanıtlamaz ve bir sonuca ulaştırmaz. Çünkü sizin doğru olduğunu düşündüğünüz tahmin tamamen alakasız bir şey çıkabilir ve sayısız defa da çıkmıştır.


- Şap tarihte en eski zamanlardan beri insanoğlunun kullandığı gereçlerden biridir. Modern tıpta; bu kadar uzun zamandır kullanılmakta olan şap'ın; alzheimer ya da göğüs kanserine neden olduğunu kesin ve kanıtlarıyla gösterebilen bilimsel bir çalışma bulunmamaktadır. -


Bilimadamları yıllardır tahminler üzeirnden yumurta sarısının bir zararlı, bir yararlı olduğu üzerinde bahse girip duruyorlar. Hep, doğrudan neden sonuç ilişkisi olmayan karşı tezlerle birbirleriyle mücadele ediyorlar. Daha hala kesin bir çalışma yok. Şimdi de kolestrolün bugüne kadar ki şişmanlık ile alakasının yanlış olduğu üzerine karşı tezler atılmaya başlandı, o da muallakta.

Ama mesela sigaranın sağlığa zararlı olduğu ve kansere neden olabildiği bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek. Bunu bile bile sigara içip, hipotezler üzerinden okuduklarınızdan şap kullanmıyorsanız ya da yumurta yemiyorsanız bilemem.

Dolayısıyla Martin amca, şap ile ilgili bu uyarınızın bilimsel bir geçerliliği bulunmadığından, geçerliliği de bulunmuyor. Ama ben iyi niyetinizi gayet iyi anlıyorum. Fakat sağlıkla ilgili konularda kesin sonuçlar üzerinden değerlendirmeler yapmak gerekmekte.

Eğer aldığınız şapı kullanmayı düşünmüyorsanız bana ya da forumda isteyen bir arkadaşımıza yollayabilirsiniz. Çöpe atmaktan daha iyi olacaktır görüşündeyim.

Bu konuda kafası karışık olanlara şap'ı kullanmalarını tavsiye ederim.
http://tiraskeyfim.blogspot.com/  
http://saklinotalar.blogspot.com/
WWW
Cevapla
#22
Ben sadece uyarayım dedim tabi ki isteyen kullanabilir.

Uyarım da bilimsel bir kanıta değil ihtimal ve risklere dayanıyor. Makalede de zaten kesin olarak kanıtlanmıştır denmiyor. parabenin meme kanseri üzerindeki etkisi de kesin kanıtlanmamıştır ama Fransız Meclisi kullanımınını yasakladı. Burada sözü edilen zararlı olma olasılığıdır ki bu sadece bir olasılık ve risktir isteyen bu riski alır isteyen almaz. Şap kullanan alzheimer olur diye birşey de yok ama kullanmayanlara göre daha fazla risk alıyorlar. Şapın değil ama aleminyumun alzheimer üzerindeki tetikleyici etkisi biliniyor. Yeşil çayda da aynı etki vardır bizim için. Çinliler için iyi olan bize yaramayabiliyor.

Burada amacım birşeyi bilimsel olarak kanıtlamak değil olası zararlar konusunda uyarmaktı.

Yumurta sarısı gibi belki de hiçbir zararı yoktur belki gercekten deri aleminyum moleküllerini absorbe edemiyordur ama ben kişisel olarak bu riski almak istemiyorum. Şapı da size seve seve gönderirim

sevgiler


Martin Amca
Cevapla
#23
elinde çöpe atmayı düşündüğü osma şapı olan bana kargolayabilir
ziyan olmasın Blush
Bir de böyle düşün - Büyük Hilmi
WWW
Cevapla
#24
hımm talipler çoğaldı Smile

ben de bilgileri çoğaltayım dedim

Alüminyumun canlı hücreler üzerinde yararlı bir işleve sahip olduğu gözlemlenmemiştir. Bazı kişilerde, alüminyumun herhangi bir formundan kaynaklanabilen temas dermatiti (deri iltihabı), stiptik (kan durdurucu) veya ter önleyici ürünler kullanımıyla birlikte ortaya çıkan kaşıntılı kızarıklık, alüminyum tencerelerde pişen yemeklerin yenmesiyle ortaya çıkan sindirim bozuklukları ve besinlerin emiliminin durması, ve Rolaids, Amphojel, ve Maalox gibi antasit (asit giderici) ilaçların kullanımıyla ortaya çıkan kusma vb. gibi zehirlenme belirtileri şeklinde alerjik reaksiyonlar yaratabilir. Diğer kişilerde alüminyum, ağır metaller kadar zehirli olmasa da ve alüminyumdan yapılmış mutfak gereçleri kullanımının (yüksek korozyon direnci ve iyi ısı iletkenliği nedeniyle tercih edilir), genelde alüminyum zehirlenmesine yol açtığı kanıtlanmamış olsa da, yüksek dozlarda alındığında zehirlenme belirtileri gösterebilir. Alüminyum bileşikleri içeren antasitlerin aşırı dozda tüketimi ve alüminyum içeren ter önleyicilerin aşırı miktarda kullanımı zehirlenme nedeni olabilir. Alüminyumun Alzheimer hastalığına yol açtığı iddia edilmişse de o araştırma, tam tersine, Alzeimer hastalığının neden olduğu tahribatın, vücutta alüminyum birikimine yol açtığı şeklinde çürütülmüştür. Özetle, eğer alüminyum zehirlenmesi varsa bunun oldukça spesifik bir mekanizma ile gerçekleşmesi gerekir. Zira insanın yaşamı boyunca, toprakta doğal kil mineralinin içindeki alüminyum ile olan teması zaten yeterince yüksektir.

Alüminyumun, onun hızla korozyona uğramasına neden olan bazı kimyasallarla temas etmesinden kaçınmak gerekir. Örneğin, bir parça alüminyumun yüzeyine damlatılan çok küçük bir miktar civa, koruyucu alüminyum oksit tabakasını kolayca deler ve birkaç saat içinde devasa yapı kirişleri bile önemli derecede zayıflayabilir. Bu nedenle, pek çok havayolu şirketi, uçakların yapısal iskeletinde alüminyum önemli bir yer tuttuğu için civalı termometrelere izin vermemektedir.


Prof. Dr. Turan GÜVEN
> > Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi
> > Biyoloji ABD Öğretim Üyesi

Ve atıldı ortaya bir yeni keşif! "Alzheimer", yani ALUMİNYUM hastalığı!
Bu hastalığa yakalananları n beyin hücrelerinde normalin 4 katına kadar
alüminyum fazlalığı tespit oldu 1989 da... Özellikle, beynin hafızayla
alâkalı hippocampus bölgesindeki hücrelerde bu birikim çok fazla olarak
bulundu. İnsanların farkında olmadan gıda ve diğer yollarla aldıkları fazla
alüminyum beyni iflasa sürüklüyordu... İsimleri, yerleri, kişileri
hatırlamaz hâle getiriyordu "ALZHEİMER" hastalığı. Ve bunda, kullanılan
alüminyum kapların etkisi çok büyük!
> >
> > Yapılan araştırmalara göre, normal kapta pişen domatesteki aluminyum
oranı, alüminyum kapta piştiğinde yüzde yüze yakın artıyordu. Şimdi
aluminyum tencereler kullanılmıyor pek ama tehlike geçti mi? Bu defa en
başta aluminyum "kutu"larda saklanan, içilen konserve ve meşrubat türü
gıdalar çıktı karşımıza!
> >
> > Bunların yanı sıra vücuda alınan bazı ilaçlara da dikkat edilmeli
sanırım! Meselâ, stresli toplumlar sürekli mide yanmalarına karşı antiasid
almaya başladılar... Ki alınan antiasid hap veya şurupların pek çoğunda
yoğun miktarda alüminyum hydroxid ve alüminyum tuzları bulunmakta! Yanı sıra
ishal kesici (antidiarrheal) haplar dahi alüminyumlu maddeler ihtiva
etmekte. Bir kısım ağrı kesici aspirinler, kepek olmasını önleyici bazı
şampuanlar, bazı
> > deodorantlar, hep beynimizin belâsı alüminyumu ihtiva etmekte...
> >
> > Bilmem alüminyumlu nesnelerden uzak durmamız gerektiğini yeterince
anlatabildim mi?.


ASSAN ALÜMİNYUM AŞ diyor ki

Alüminyum ve Alzheimer Hastalığı

Alzheimer hastalığı en yaygın beyin hastalıklarından biridir. Alüminyumun toplumda Alzheimer hastalığına yol açtığı yönünde yanlış bir kanı vardır. Günümüzde hala Alzheimer hastalığının nedenlerini belirlemek üzere araştırmalar yürütülmektedir. Bu çalışmalar hastalığa sebep olan genetik etkenleri, metobolizma değişkenlerini, anormal proteinleri alüminyum, solvent veya diğer metalleri kapsayan çevresel etkenleri değerlendirir. Alzheimer hastalarının, beyin hücrelerinde normal bir insanın beyin hücrelerine oranla 20 - 30 kat daha fazla alüminyuma rastlandığı için bu hastalığın muhtemel bir sebebi olarak görülebilmektedir. Ancak alüminyumun beyinde toplanması, hastalığın bir sebebi veya sonucu olduğuna dair kesin belirtileri yoktur. Bu hastalığın oluşmasındaki en önemli parametre genetik sebeplerle beraber çevresel etkenlerinde birbirini tetikliyor olmasıdır ve tek başına alüminyum bu hastalığın oluşmasında sebep değildir.

Dünya sağlık örgütüne (WHO) göre:

Alüminyumun Alzheimer hastalığının birincil sebebi olduğunu gösteren bir sebebe rastlanmamıştır.
Alüminyum, insanda dahil olmak üzere herhangi bir türde patalojiye sebep olmadığı görülmüştür.
Yüksek miktarda alüminyum içeren içme suları kullanan yaşlılarda Alzheimer hastalığı gelişiminin hızlandığı görülmemiştir.

Kaynakça:

WHO –Dünya Sağlık Organizasyonu
Kanada Sağlık Bakanlığı
Dr.Peter Baum – Avrupa Konseyi
Alman Risk Değerlendirme Enstitüsü
W.Ted Brown M.D. Ph.D –New York Eyalet Enstitüsü Araştırma Dep.

Çalışmalarından derlenmiştir.


alzheimer hastalığı ile ilişkili olan nörofibriler yumaklar alüminyum içerir. alüminyumun hafıza sorunlarına yol açtığına dair hiçbir kanıt olmasa da bu elementten uzak durmaya çalışmamız iyi olur. aldığımız alüminyumu azaltmanın bir yolu, alüminyumla işlenen sofra tuzu yerine deniz tuzu kullanmaktır. alüminyum içeren diğer maddeler yapay kremalar, asit gidericiler, konserveler, bazı mutfak araçları ve terleme önleyicilerdir.
Cevapla
#25
martin hocam
dediğiniz benim de kafama yattı ve ben de şap ve deo-roll on kullanımını azalttım. şap çok sıkıntı değil de deo roll on yerine ter kokusunu önleyecek başka bir sağlıklı alternatif var mı? önerebileceğiniz
Cevapla
#26
(22/08/2012, Saat: 10:11)papazerigi Adlı Kullanıcıdan Alıntı: martin hocam
dediğiniz benim de kafama yattı ve ben de şap ve deo-roll on kullanımını azalttım. şap çok sıkıntı değil de deo roll on yerine ter kokusunu önleyecek başka bir sağlıklı alternatif var mı? önerebileceğiniz

Deo-roll on?? Onda alüminyum mu var??
www.tekyumruk.com
Cevapla
#27
ben var diye biliyorum
gidince bir daha bakayım
Saygılarımla
(22/08/2012, Saat: 15:38)anarche Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Deo-roll on?? Onda alüminyum mu var??
Cevapla
#28
gün bitimi ile sabahları alınacak duş kötü kokuyu büyük ölçüde engeller. affınıza sığınarak iç çamaşırların günlük değişiminin de önemli olduğunu belirtmek isterim. banyo sonrası koltuk altları ıslak iken karbonat sürmek, terlemeyi değil ama kötü kokuyu engellediği bi gerçek. fakat zararı varmıdır bilmiyorum. ben şimdilik bi problem yaşamadım.
Cevapla
#29
Deo'larin hemen hepsinde aluminyum mevcuttur. Çok takiliyorsaniz şayet "Aluminyum free" urunler piyasaya girmeye başladi.
Cevapla
#30
Değerli dostlar

aslında çok aşırı olmamak kaydıyla yüzümüze ara sıra şap sürmek belki o kadar tehlikeli olmayabilir ama esas tehlike deo roll on tipi ürünlerde çünkü bunları her sabah ve bazen gün ortası kullanıyoruz. Çoğunun içinde alemünyum hidroklorid var. içindekileri iyi okuyun. sprey deodorantlar daha zararsız onlarda da paraben ve büton propan gazı var. En zararlı olan da benim son zamanlara kadar kullandığım ve doğal tuz sandığım ammonyum alüminyum sülfat tuzlarından oluşan kristal deo roll-onlar.

Bugün Kentpark Rossman'de (Ankara) paraben, alemünyum ve alkol free bir kayısı kokulu deo-stick buldum. İçinde çinko var ama çinko faydalı bir mineral.

Bir de evde hazırlayabileceğinz bir solüsyon tarifi yapayım

1 ölçü elma sirkesi
5 ölçü saf su
4 ölçü kolonya (limon, lavanta, tütün vb)

sirke koltukaltındaki bakteri oluşumunu engelliyor ve alüminyum gibi deriyi büzüp gözenekleri kapamıyor. Kullandığımız deo-rollonlar koltuklatı gözeneklerimizi kapadığı için bedenizmideki zehri içeride tutuyor.


Yüzünüze şap sürerseniz yüz derisindeki gözenekleri kapatırsınız. Artık faydalı mı zararlı mı siz karar verin.

Bir de teneke kutulardan asitli gazlı içeçekler içmeyin çünkü onlar teneke değil alemünyum, ve kola gibi içeceklarin günlerce o kutulardaki alemünyumu çözüp midemize ihraç ettiğini unutmayın.

Arkadaşlar alzheimer hsatalığından ölenlerin beyninde bulunan alemünyum topaklarının vücudun kendisi tarafından üretildiğine kimse beni inandıramaz.

Keyifli ve sağlıklı traşlar dileğiyle hepinize sevgiler

Martin Amcanız
Cevapla


Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: