Türk modern savunma sanayisinin kurucusu Nuri Killigil
02/03/2020 11:39
Türk savunma sanayisinin kurucusu Nuri Killigil, 2 Mart 1949’da, esrarengiz bir kazada hayatını kaybetti
Türk savunma sanayisinin kurucusu olarak kabul edilen Nuri Killigil, 1940’larda İstanbul’da kurduğu fabrikada top, havan, uçaksavar mermi ve tapalarının yanı sıra uçak bombaları imal ederek, özel sektörde yerli harp sanayisinin gelişmesine ve Türk ordusunun ateş gücünün artırılmasına katkı sağlayan ilk girişimcilerden biri olarak biliniyor.
Savaşçı bir ailenin içinde 1890 yılında doğan Nuri Killigil, tıpkı ağabeyi Enver Paşa ve Kut’ül Amare kahramanı amcası Halil (Kut) Paşa gibi bir asker olarak yetişti.
Trablusgarp’a gönderilen gönüllü subaylar arasında yer aldı ve I. Dünya Savaşı öncesi yüzbaşılığa kadar yükseldi. Savaş alanındaki başarılarından dolayı 28 yaşındayken yarbay rütbesine terfi ettirildi.
Afrika Grupları Komutanı olarak Kasım 1914’te Afrika’ya gönderildi ve bir süre orada görev yaptı.
1917’de Kafkas İslam Ordusu komutanlığına getirilen Nuri Paşa, Bakü ve Dağıstan'ı Rus işgalinden kurtarmasının ardından Anadolu'ya geçerek Kazım Karabekir Paşa'nın kolordusuna katıldı. Mondros Antlaşması sonrası çağrıldığı İstanbul’da İngilizler tarafından tutuklanıp Batum’da hapsedildi. Batum’da hapisten kaçarak Kızıl Ordu’ya karşı savaştı.
1925 yılında yarbay rütbesiyle emekliliği onaylandı ve 29 Şubat 1929’da Kurtuluş Savaşı'ndaki hizmetleri için Nuri Paşa'ya İstiklal Madalyası verildi.
1940’lı yıllarda Zeytinburnu'ndaki demir eşya fabrikasında çeşitli metal eşyaların yanı sıra silah, tapa ve mermi üretmeye başladı. Zeytinburnu fabrikasını Haziran 1946'da kapatarak Sütlüce'ye taşıdı ve Türkiye’nin ilk özel savunma şirketini kurdu. Fabrikayı geliştirerek, matara, gaz maskesi, çelik başlık, soba gibi eşyaların yanında tabanca, 81 milimetre havan, mühimmat, tapa, uçak bombası, tahrip kalıpları da üretti.
Kısıtlı imkanlar ve zor şartlar altında ürettiği silah ve mühimmatı, Milli Savunma Bakanlığına sattığı gibi yurt dışına, Mısır, Filistin, Pakistan, Suriye gibi ülkelere de ihraç etti.
Dünya silah lobisinin birtakım hamleleriyle Nuri Killigil'in silah üretimi engellenmeye başladı. Hatta bu çabalar, fabrikanın kapanma aşamasına gelmesine neden oldu.
İsrail'in kuruluşu ve sonrasında, Filistinlilere ve bölgedeki diğer Arap ülkelerine silah satması, Nuri Paşa'nın üzerindeki baskıların ve engellerin artmasına yol açtı.
Fabrikasındaki üretimden rahatsız olan bazı çevrelerin baskıları sonucu silah üretemeyeceğini açıkladı ama üretimine gizlice devam etti.
Nuri Paşa, silah fabrikasında, çizimini bizzat yaptığı ve kendi adını verdiği Nuri Killigil tabancasını üretti. Yarı otomatik ve 9 milimetre çapındaki bu ilk yerli ve milli tabanca o yıllarda dünyanın en iyi silahları arasında yer aldı.
Yarı otomatik ve 9 milimetre çapındaki bu ilk yerli ve milli tabanca o yıllarda dünyanın en iyi silahları arasında yer aldı. Nuri Killigil’in ürettiği silahın modeli ve teknik mekanizması o kadar iyiydi ki, İtalyan silah üretici Bernardelli tarafından kopyalanıp, 1980’lere kadar kullanıldı.
2 Mart 1949’da sahibi olduğu fabrikada sabotaj olduğu düşünülen büyük bir patlama meydana geldi ve aralarında Nuri Killigil'in de bulunduğu 27 kişi bu patlamada hayatını kaybetti. Ruslara karşı savaşıp Bakü’yü kurtaran, İsrail’in kurulmasına karşı çıkarak Filistinlilere destek veren, Arap ülkelerine silah satan Nuri Killigil’in fabrikasında bu şekilde bir patlama gerçekleşmesi ve Killigil’in bu patlamada hayatını kaybetmesi suikast iddialarını günümüze kadar getirdi. Olayın ihmalden mi sabotajdan mı kaynaklandığı o günlerden itibaren tartışılmaya devam edildi. Kapsamlı itfaiye ve adli tıp raporlarına ulaşılmayan patlama ile ilgili TBMM kapalı oturumunda Başbakan Şemsettin Günaltay, milletvekillerini bilgilendirdi. Ancak tutanaklar üzerinde gizlilik kararı olduğundan Killigil’in ölümündeki ve patlamadaki sır perdesi aralanamadı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 13 Ocak 2019’da yaptığı bir konuşmada, ”Nuri Killigil’in silah fabrikasının bir sabotajla ortadan kaldırılıp kendisinin şehit edilmesi de tarihimizin bir başka karanlık sayfasıdır.” ifadelerini kullandı.
İçeriği merak edenler için kısa bir video var ayrıca yaptığı tabancanın müzede sergilenen görselide mevcut.
https://www.savunmasanayiidergilik.com/t...i-Killigil