28/05/2020, Saat: 16:43
Merhabalar,
Sınırlı tecrübemle Timor 1322 ve Mühle R89 ile ilgili ilk intibalarımı paylaşmak isterim.
Aslında konu başlığını açarken "çok parçalı tıraş aletleri" altında mı yoksa "tek parçalı tıraş aletleri" başlığı altında mı açmam gerektiğini düşündüm. En sonunda tek parçalılarda karar kıldım, zira en son edindiğim Mühle R89 idi. Aslında yarın tıraş olmam gerekirken (2 günde bir oluyorum) dayanamadım bugün tıraş oluverdim. Tabi Mühle R89 ile ilgili ilk intibamı paylaşmakla yetineceğim (şimdilik). İlerleyen zamanlarda farklı jiletler ile ilgili intibalarımı da paylaşacağım.
Öncelikle Mühle R89'un 3 parçalı olmasını çok sevdim. 3 Parçalılar daha yatay bir düzlemde taşınabiliyor. Diyeceksiniz bunun ne önemi var. Efendim kendime bir tıraş makinesi seyahat kutusu oluşturmaya çalışıyorum. Bu kutunun içine kendi keseceğim süngerler ile bir tür "yuva" oluşturup zaten evde var olan bir kutuyu değerlendirmek gibi bir projem (zihni sinir procem) var. İster DIY diye tabir edin isterseniz Zihni Sinir Procem diye niteleyin, var olan kutunun içine iki parçalı bir tıraş aleti girmiyordu. R89'un gireceğini tahmin ediyorum.
Neyse, neden R89'u tercih ettiğimin tek sebebi "tek parçalı" olması değil elbette. Benim gibi bir acemi için "mild" bir alet arayışım beni R89 ile tanıştırdı. Geltir ve bir çok youtube kanalı ve de yurtdışı forumlar R89'un iyi bir başlangıç aleti olabileceği konusunda beni ikna etti.
Mühle'den verdiğim sipariş, Yurtiçi Kargo'nun teslimat sürecini geciktirmesi, önce keyifsiz bir bekleyiş ile sürdü ancak şükürler olsun az önce ulaştı. Bendeniz de tıraşım biter bitmez klavyenin başına geçtim.
R89'u açıp kullanım öncesi temizlerken 3 parçalıların ne kadar kolay ve derinden temizlendiğini görmemi sağladı. Bir TTO olan Timor 1322 böyle her tarafını içini dışını derinden temizlemeye el vermiyor.
Tıraştan sonra Timor'u açıp kurulayıp havalandırıp iyice kurumasını bekleyip kaldırırken, R89'u 3 parçaya dağıttıktan sonra havlu ile iyice iç dış kuruladığınızda gereken kuruluğa kolayca erişiyorunuz.
Tüm tıraş aletlerini aynı jilet ile denemenin (yabancı bir youtube kanalında izledim) tutarlılık anlamında önemli olduğunu düşündüğümden, Derby Extra ile tıraş oldum.
Kısacası çok sınırlı intibam, her iki makinede Derby Extra ile edinilmiştir.
Timor ile R89'un agresiflik karakterleri çok benzer.
En zorlandığım/özendiğim bıyık bölgemde ise başlığı ince bir aleti tercih ediyorum. Timorun yandan bakıldığında başlığı kalın gibi gözükse de, jiletin konumu yukarıda kaldığından R89 ile aynı yükseklikte bir jilet kesimi sağlıyor. Yani bıyık bölgesi özellikle burnun hemen altını oldukça yukarıdan tıraş edebiliyorsunuz.
R89'un tutuşu gayet iyi (elde kaydırma yapmıyor), Timor ise tırtıklı sapından dolayı 2 tık daha iyi iş çıkartıyor.
Başkaca jiletlerle izlenimlerim devam edecek.
Sürçü lisan ettiysem affola.
İyi tıraşlar...
Sınırlı tecrübemle Timor 1322 ve Mühle R89 ile ilgili ilk intibalarımı paylaşmak isterim.
Aslında konu başlığını açarken "çok parçalı tıraş aletleri" altında mı yoksa "tek parçalı tıraş aletleri" başlığı altında mı açmam gerektiğini düşündüm. En sonunda tek parçalılarda karar kıldım, zira en son edindiğim Mühle R89 idi. Aslında yarın tıraş olmam gerekirken (2 günde bir oluyorum) dayanamadım bugün tıraş oluverdim. Tabi Mühle R89 ile ilgili ilk intibamı paylaşmakla yetineceğim (şimdilik). İlerleyen zamanlarda farklı jiletler ile ilgili intibalarımı da paylaşacağım.
Öncelikle Mühle R89'un 3 parçalı olmasını çok sevdim. 3 Parçalılar daha yatay bir düzlemde taşınabiliyor. Diyeceksiniz bunun ne önemi var. Efendim kendime bir tıraş makinesi seyahat kutusu oluşturmaya çalışıyorum. Bu kutunun içine kendi keseceğim süngerler ile bir tür "yuva" oluşturup zaten evde var olan bir kutuyu değerlendirmek gibi bir projem (zihni sinir procem) var. İster DIY diye tabir edin isterseniz Zihni Sinir Procem diye niteleyin, var olan kutunun içine iki parçalı bir tıraş aleti girmiyordu. R89'un gireceğini tahmin ediyorum.
Neyse, neden R89'u tercih ettiğimin tek sebebi "tek parçalı" olması değil elbette. Benim gibi bir acemi için "mild" bir alet arayışım beni R89 ile tanıştırdı. Geltir ve bir çok youtube kanalı ve de yurtdışı forumlar R89'un iyi bir başlangıç aleti olabileceği konusunda beni ikna etti.
Mühle'den verdiğim sipariş, Yurtiçi Kargo'nun teslimat sürecini geciktirmesi, önce keyifsiz bir bekleyiş ile sürdü ancak şükürler olsun az önce ulaştı. Bendeniz de tıraşım biter bitmez klavyenin başına geçtim.
R89'u açıp kullanım öncesi temizlerken 3 parçalıların ne kadar kolay ve derinden temizlendiğini görmemi sağladı. Bir TTO olan Timor 1322 böyle her tarafını içini dışını derinden temizlemeye el vermiyor.
Tıraştan sonra Timor'u açıp kurulayıp havalandırıp iyice kurumasını bekleyip kaldırırken, R89'u 3 parçaya dağıttıktan sonra havlu ile iyice iç dış kuruladığınızda gereken kuruluğa kolayca erişiyorunuz.
Tüm tıraş aletlerini aynı jilet ile denemenin (yabancı bir youtube kanalında izledim) tutarlılık anlamında önemli olduğunu düşündüğümden, Derby Extra ile tıraş oldum.
Kısacası çok sınırlı intibam, her iki makinede Derby Extra ile edinilmiştir.
Timor ile R89'un agresiflik karakterleri çok benzer.
En zorlandığım/özendiğim bıyık bölgemde ise başlığı ince bir aleti tercih ediyorum. Timorun yandan bakıldığında başlığı kalın gibi gözükse de, jiletin konumu yukarıda kaldığından R89 ile aynı yükseklikte bir jilet kesimi sağlıyor. Yani bıyık bölgesi özellikle burnun hemen altını oldukça yukarıdan tıraş edebiliyorsunuz.
R89'un tutuşu gayet iyi (elde kaydırma yapmıyor), Timor ise tırtıklı sapından dolayı 2 tık daha iyi iş çıkartıyor.
Başkaca jiletlerle izlenimlerim devam edecek.
Sürçü lisan ettiysem affola.
İyi tıraşlar...