24/11/2012, Saat: 14:28
Günaydın komşular,
Mahmut komşumuz benim pötibör versiyonunu çok sevdiğimi bilip, köpüklenme kolaylığında biraz geliştirmesini gerektiğini düşünmem üzerine, bana özel olarak deneme amaçlı bu sabunu yapmış. Sabunda keçi sütü yerine su kullanmış.
Koku olarka sabunda 1. versiyondaki klasik bisküvi kokusu yok. Hatta kokusu yok gibi hafif tuzlumsu bir kokusu var. Neyse dedim tıraşa geçtim. Şunu belirteyim ki ilk gelen v1 taze numunelerin köpüklenme sıkıntısı sabunlar kurudukça geçmişti zaten. Bu sabunda ilk seferde kolayca ince ama kıvamlı, kremsi, valobra sabunun köpüğünü andıran bol nemlendirici kaygan bir köpük elde ettim.
Tıraş için agresif bir makine ve agresif bir jilet kullandım. Özel bir sakal hazırlığı yapmadan 3 perde tıraşımı oldum. Her çekmede makine yağ gibi aktı yanaklarımdan, çok konforlu, çok rahat bir tıraş oldum. Sanki makineyi sürüp kestikçe, açılan temiz epitele sabun işleyip deriyi besliyor gibi bir hissiyat vardı. Zaten bu martin amcanın sabunlarının hepsinde var ve kullandığım tüm yabancı sabunlar arasında ancak bir iki üründe benzer etki görmüşümdür. Bu açıdan şu haliyle sabunlarının çok rahatlıkla yabancı piyasada rağbet göreceğini düşünüyorum. Tek ihtiyacı süslü bir ambalaj.
Tıraş tahrişsiz, kesiksiz, oldukça yakın geçti. Şu an yanaklarımda tatlı bir nemlilik ve yumuşaklık var. Kuruma gerilme asla yok. Sabun; verdiği köpük karakteristiğiyle, tıpkı pötibör 1 versiyonu gibi usturaya çok uygun izlenimi verdi, bakalım yarınki tıraşımda cool cut ile deneyip size yorumlarım.
Özetle; bana göre v2; bisküvi kokusu eksikliği dışında en azından denediğim kadarıyla de' makinelerde 1 tık daha iyi gibi olmuş. Çok da açık söylüyorum ne tabacta, ne arkoda, ne valobrada bu genel başarı var. Ancak mwf, cella gibi sabunlar baş edebilir. Kendisinde çok az mikar daha kalmış, almak isteyen varsa elini çabuk tutsun derim.
Mahmut komşumuz benim pötibör versiyonunu çok sevdiğimi bilip, köpüklenme kolaylığında biraz geliştirmesini gerektiğini düşünmem üzerine, bana özel olarak deneme amaçlı bu sabunu yapmış. Sabunda keçi sütü yerine su kullanmış.
Koku olarka sabunda 1. versiyondaki klasik bisküvi kokusu yok. Hatta kokusu yok gibi hafif tuzlumsu bir kokusu var. Neyse dedim tıraşa geçtim. Şunu belirteyim ki ilk gelen v1 taze numunelerin köpüklenme sıkıntısı sabunlar kurudukça geçmişti zaten. Bu sabunda ilk seferde kolayca ince ama kıvamlı, kremsi, valobra sabunun köpüğünü andıran bol nemlendirici kaygan bir köpük elde ettim.
Tıraş için agresif bir makine ve agresif bir jilet kullandım. Özel bir sakal hazırlığı yapmadan 3 perde tıraşımı oldum. Her çekmede makine yağ gibi aktı yanaklarımdan, çok konforlu, çok rahat bir tıraş oldum. Sanki makineyi sürüp kestikçe, açılan temiz epitele sabun işleyip deriyi besliyor gibi bir hissiyat vardı. Zaten bu martin amcanın sabunlarının hepsinde var ve kullandığım tüm yabancı sabunlar arasında ancak bir iki üründe benzer etki görmüşümdür. Bu açıdan şu haliyle sabunlarının çok rahatlıkla yabancı piyasada rağbet göreceğini düşünüyorum. Tek ihtiyacı süslü bir ambalaj.
Tıraş tahrişsiz, kesiksiz, oldukça yakın geçti. Şu an yanaklarımda tatlı bir nemlilik ve yumuşaklık var. Kuruma gerilme asla yok. Sabun; verdiği köpük karakteristiğiyle, tıpkı pötibör 1 versiyonu gibi usturaya çok uygun izlenimi verdi, bakalım yarınki tıraşımda cool cut ile deneyip size yorumlarım.
Özetle; bana göre v2; bisküvi kokusu eksikliği dışında en azından denediğim kadarıyla de' makinelerde 1 tık daha iyi gibi olmuş. Çok da açık söylüyorum ne tabacta, ne arkoda, ne valobrada bu genel başarı var. Ancak mwf, cella gibi sabunlar baş edebilir. Kendisinde çok az mikar daha kalmış, almak isteyen varsa elini çabuk tutsun derim.
http://tiraskeyfim.blogspot.com/
http://saklinotalar.blogspot.com/
http://saklinotalar.blogspot.com/