24/01/2016, Saat: 17:06
Batık Sorunu Kıl Dönmesi ve Sivilce sorununu yenmek için yaptığım şeyler!
arkadaşlar bilindiği üzere erkeklerin en muzdarip olduğu konuların başında gelen kıl batması, kıl dönmesi veya kılın içeride kalması sonucu oluşan minik sivilce tüpleri! sanırım her erkeğin bir dönem yaşadığı veya yaşıyor olduğu ulusal bir problem!
öncelikle eskiden nasıl tıraş olduğumu anlatayım... eskiden hazır tıraş köpüğü, 3-4-5 bıçaklı mach3 cinsi aletler ve nivea aftershave balsam filan kullanırdım... ama tıraşın ertesi günü adeta cildim tavuk derisine döner kızarır morarır içinde kıl kalır döner, batardı; ayna karşısında cımbızla ve iğneyle sakaldan kılı çıkarıp, çekmeye çalışırdım... tabi ki bolca kan pamuk tentürdiyot veya kolonya harcanırdı... kıl çıkardı 2 gün içindeki irini kanı pisliği temizlenirdi...
sonra yaşlı bir berber amcanın tavsiyesi ile klasik tıraşa merak saldım. git kendine demir jilet al dedi. (onun tabiriyle demir jilet) aslında makineyi kastediyordu. ilk olarak yuma aldım çünkü bizim 1 milyoncuda sadece "yuma" bulabilmiştim. makinelere aslında babamdan aşikardım, ama bir türlü sakalda kullanamıyordum... kendimce zamanı geldi dedim... bunun yanında permasharp, derby, yeşil astra ve gillette 7 o'clock olmak üzere 4 jilet markası üzerine yoğunlaştım çünkü bu markalarda memnuniyet oranı oldukça fazlaydı. her birini 1 tıraşta kullandım. sonuç inanılmaz derecede iyiydi. artık kıl dönmesi batık ve sivilce sorunum kalmamıştı. bu arada 2. makine olarak kendime impa ticaretten rimei aldım. ama nedense rimei de yuma rahatlığını bulamadım. rimei bilhassa boyun bölgesi sakallarımda sağlı sollu kızarma ve batma sorununu geri getirmişti ki ben tekrardan yuma sahibi olduğumu hatırladım...
tıraştan önce mutlaka çay makinesinden aldığım kaynar su (fokurdayan su olmalı) ile arko sabunu sakal tasında (bimden aldığım plastik sert bardak) köpürtüyorum. plastik bardak kullanmamdaki sebep derinlik sakal tasından daha fazla. köpük ve su taşmıyor banyo temiz kalıyor... sonra yüzüme uyguluyorum bunu yaparken dikkat etmek lazım cildiniz hassas ise sıcak sudan yanabilirsiniz. ama alışınca aşırı güzel oluyor... sonra yuma ve seçtiğim 4 jilet markası ile olabildiğince yavaş ve düz hareketlerle tıraşı tamamlıyorum. mümkün mertebe jiletlerimi 2 yada en fazla 3 kez kullandıktan sonra değiştiriyorum.
google da bu konuda sürekli araştırma ve sorgulama yapan arkadaşlarımız için umarım yardımcı olabilmişimdir...
arkadaşlar bilindiği üzere erkeklerin en muzdarip olduğu konuların başında gelen kıl batması, kıl dönmesi veya kılın içeride kalması sonucu oluşan minik sivilce tüpleri! sanırım her erkeğin bir dönem yaşadığı veya yaşıyor olduğu ulusal bir problem!
öncelikle eskiden nasıl tıraş olduğumu anlatayım... eskiden hazır tıraş köpüğü, 3-4-5 bıçaklı mach3 cinsi aletler ve nivea aftershave balsam filan kullanırdım... ama tıraşın ertesi günü adeta cildim tavuk derisine döner kızarır morarır içinde kıl kalır döner, batardı; ayna karşısında cımbızla ve iğneyle sakaldan kılı çıkarıp, çekmeye çalışırdım... tabi ki bolca kan pamuk tentürdiyot veya kolonya harcanırdı... kıl çıkardı 2 gün içindeki irini kanı pisliği temizlenirdi...
sonra yaşlı bir berber amcanın tavsiyesi ile klasik tıraşa merak saldım. git kendine demir jilet al dedi. (onun tabiriyle demir jilet) aslında makineyi kastediyordu. ilk olarak yuma aldım çünkü bizim 1 milyoncuda sadece "yuma" bulabilmiştim. makinelere aslında babamdan aşikardım, ama bir türlü sakalda kullanamıyordum... kendimce zamanı geldi dedim... bunun yanında permasharp, derby, yeşil astra ve gillette 7 o'clock olmak üzere 4 jilet markası üzerine yoğunlaştım çünkü bu markalarda memnuniyet oranı oldukça fazlaydı. her birini 1 tıraşta kullandım. sonuç inanılmaz derecede iyiydi. artık kıl dönmesi batık ve sivilce sorunum kalmamıştı. bu arada 2. makine olarak kendime impa ticaretten rimei aldım. ama nedense rimei de yuma rahatlığını bulamadım. rimei bilhassa boyun bölgesi sakallarımda sağlı sollu kızarma ve batma sorununu geri getirmişti ki ben tekrardan yuma sahibi olduğumu hatırladım...
tıraştan önce mutlaka çay makinesinden aldığım kaynar su (fokurdayan su olmalı) ile arko sabunu sakal tasında (bimden aldığım plastik sert bardak) köpürtüyorum. plastik bardak kullanmamdaki sebep derinlik sakal tasından daha fazla. köpük ve su taşmıyor banyo temiz kalıyor... sonra yüzüme uyguluyorum bunu yaparken dikkat etmek lazım cildiniz hassas ise sıcak sudan yanabilirsiniz. ama alışınca aşırı güzel oluyor... sonra yuma ve seçtiğim 4 jilet markası ile olabildiğince yavaş ve düz hareketlerle tıraşı tamamlıyorum. mümkün mertebe jiletlerimi 2 yada en fazla 3 kez kullandıktan sonra değiştiriyorum.
google da bu konuda sürekli araştırma ve sorgulama yapan arkadaşlarımız için umarım yardımcı olabilmişimdir...