08/04/2016, Saat: 22:54
Foruma ve geleneksel traşa yeni başlamış biri olarak şöyle bir yorum yapmak istiyorum:
Mesela makina dersek, ben şu an için wilkinson klasik kullanıyorum. Mild yapısı nedeniyle, ayrıca benimde sakallarımın sert ve gür olması nedeniyle burada keskin diye hakkında yorumlar yapılan polsilver, perma gibi jiletler dahi bana yeterince keskin gelmiyor. Rapira, yeşil astra, wilkinson gibi jiletlerden hiç bahsetmiyorum bile. Yani sarı paketli gillette hariç hiç birisinden tam anlamıyla verim alamadım, sinekkaydı kıvamında traş olamadım. Haliyle böyle bir makinada, makina yapısından dolayı çoğu jilet geri planda kalıyor. Jilet faktörü öne çıkıyor. İlerleyen günlerde r41'e geçmeyi planlıyorum ve performansını beğenmediğim çoğu jiletle bambaşka traşlar olacağıma eminim.
Sabuna gelirsek bahsettiğim gibi sarı renkli gillette haricinde diğer marka jiletler zaten zorluk çıkarıyor, çekme takılma yapıyor. Aynı yerden daha fazla sayıda perdeyle geçmem gerekiyor. Cellayla başladığım için sabun faktörünün etkisini anlamamıştım. Bir ara deneme amaçlı arkoya döndüm ve zaten yüzümde zor ilerleyen jiletler, yüzümde neredeyse ekmek bıçağı gezdiriyormuşum hissi uyandırdı. İkinci perde de cellaya dönünce, sabunun da ne kadar etkili olduğunu farkettim.
Orta halli domuz kılı fırçamın şu an için elimde alternatifi olmadığı için fırça üzerine değerlendirme yapamıyorum.
Kısacası, her ekipmanın ayrı ayrı önemi/etkeninin olduğunu düşünüyorum.
Mesela makina dersek, ben şu an için wilkinson klasik kullanıyorum. Mild yapısı nedeniyle, ayrıca benimde sakallarımın sert ve gür olması nedeniyle burada keskin diye hakkında yorumlar yapılan polsilver, perma gibi jiletler dahi bana yeterince keskin gelmiyor. Rapira, yeşil astra, wilkinson gibi jiletlerden hiç bahsetmiyorum bile. Yani sarı paketli gillette hariç hiç birisinden tam anlamıyla verim alamadım, sinekkaydı kıvamında traş olamadım. Haliyle böyle bir makinada, makina yapısından dolayı çoğu jilet geri planda kalıyor. Jilet faktörü öne çıkıyor. İlerleyen günlerde r41'e geçmeyi planlıyorum ve performansını beğenmediğim çoğu jiletle bambaşka traşlar olacağıma eminim.
Sabuna gelirsek bahsettiğim gibi sarı renkli gillette haricinde diğer marka jiletler zaten zorluk çıkarıyor, çekme takılma yapıyor. Aynı yerden daha fazla sayıda perdeyle geçmem gerekiyor. Cellayla başladığım için sabun faktörünün etkisini anlamamıştım. Bir ara deneme amaçlı arkoya döndüm ve zaten yüzümde zor ilerleyen jiletler, yüzümde neredeyse ekmek bıçağı gezdiriyormuşum hissi uyandırdı. İkinci perde de cellaya dönünce, sabunun da ne kadar etkili olduğunu farkettim.
Orta halli domuz kılı fırçamın şu an için elimde alternatifi olmadığı için fırça üzerine değerlendirme yapamıyorum.
Kısacası, her ekipmanın ayrı ayrı önemi/etkeninin olduğunu düşünüyorum.